İçindekiler
Katolik dünyası yeni bir döneme adım attı. Aziz Petrus’un halefleri arasında ilk kez bir Amerikalı, Augustinus Tarikatı kökenli ve Latin Amerika’da derin izler bırakmış bir isim papa oldu: Robert Francis Prevost. 2025’teki konklavda “Papa Leo XIV” adıyla seçilen bu ruhani lider, sadece Katolik Kilisesi’nde değil, tüm dünyada dikkatle izlenen bir figüre dönüştü.
Robert Prevost kimdir?
Cardinal Robert Francis Prevost, O.S.A., 14 Eylül 1955’te ABD’nin Chicago şehrinde doğdu. Katolik bir ailede büyüyen Prevost’un babası Fransız-İtalyan, annesi ise İspanyol kökenlidir. Bu çok kültürlü yapı, evrensel değerlere duyarlılığını şekillendirdi.

İşte hayatının öne çıkan aşamaları:
- 1977: Saint Louis’teki Our Lady of Good Counsel bölgesinde Aziz Augustinus Tarikatı’na katıldı.
- 1981: Tarikatta yeminlerini verdi.
- 1982: Rahip olarak atandı.
- 1982-1984: Roma’da Pontifical Saint Thomas Aquinas Üniversitesi’nde (Angelicum) kilise hukuku üzerine yüksek lisans yaptı.
- 1985-1986: Peru’nun Chulucanas bölgesinde misyona gönderildi.
- 1987: “Aziz Augustinus Tarikatı’nda yerel prior’un rolü” başlıklı teziyle doktorasını tamamladı.
- 1988-1998: Trujillo’daki Augustinus formasyon merkezinde eğitim sorumlusu ve öğretmen olarak görev yaptı.
- 1989-1998: Trujillo Başpiskoposluğu’nda adli vikar olarak çalıştı.
- 1999: “Mother of Good Counsel” vilayetinde il başkanı seçildi.
- 2001-2013: Augustinus Tarikatı genel başkanı olarak iki dönem görev yaptı.
- 2014: papa Franciscus tarafından Chiclayo Piskoposluğu’na apostolik yönetici olarak atandı.
- 2015: Chiclayo Piskoposu olarak göreve başladı.
- 2018: Peru Piskoposlar Konferansı ikinci başkanlığına seçildi.
- 2019: Din Adamları Kongregasyonu’na, 2020’de ise Piskoposlar Kongregasyonu’na üye oldu.
- 2020: Callao Piskoposluğu’na apostolik yönetici olarak atandı.
- 2023: Piskoposlar Dikasteri Prefekti ve Latin Amerika Papalık Komisyonu başkanı olarak görevlendirildi.
- 30 Eylül 2023: Kardinal olarak atandı, Santa Monica diyakonluğuna dahil edildi.
Ayrıca İncil Yayılması, Doğu Kiliseleri, Kültür ve Eğitim, Ruhbanlar, İnanç Doktrini gibi birçok dikasteri ve komisyon üyeliği de yaptı. Bu görevler, küresel düzeyde ruhani ve yönetsel sorumluluklar üstlenmesine olanak sağladı.
Robert Prevost’un eğitim hayatı
Genç yaşta Katolik eğitimine başlayan Prevost, ABD’de Villanova Üniversitesi’nde matematik eğitimi aldı. Daha sonra Katolik Teoloji Birliği’nde ilahiyat okudu. Roma’daki Angelicum’da kilise hukuku üzerine yüksek lisans ve doktora yaptı. Eğitim sürecinde özellikle Kilise hukuku ve pastoral bakım konularına odaklandı. Bu altyapı, onu yönetsel rollere hazırlayan önemli bir temel oluşturdu.

Robert Prevost hangi görevlerde bulundu?
Prevost’un Latin Amerika’da önemli bir figür haline gelmesi, Peru’daki uzun soluklu misyonerlik ve toplumsal hizmet faaliyetlerinden kaynaklanıyor. 1985’te gittiği Peru’da yalnızca dini görevlerle sınırlı kalmayıp eğitim ve sağlık projeleri geliştirdi, göçmenlere destek oldu, halkla güçlü bağlar kurdu. Trujillo’da Augustinus seminerini yönetti, kilise hukuku dersleri verdi, yerel kilise mahkemelerinde görev aldı. Bu çalışmaları sayesinde bölge halkının güvenini kazandı ve yerel bir lider gibi benimsendi.
Trujillo ve Chiclayo’da yürüttüğü projeler, onun adını Latin Amerika’da saygıyla anılan bir din adamına dönüştürdü. 2014’te Chiclayo Piskoposu olarak atandı, 2023’te Vatikan’da Piskoposlar Dikasteri Prefekti görevine getirildi ve aynı yıl kardinal oldu. Bu pozisyon, dünya genelindeki piskopos atamalarını denetlemek ve reformları yönetmek açısından büyük önem taşıyor.
Papa seçilme süreci nasıl gelişti?
2025 başında Papa Franciscus’un vefatının ardından toplanan Kardinaller Konklavı’nda birçok isim öne çıktı. Bunlar arasında İtalyan Kardinal Angelo Rossi ve Brezilyalı Kardinal João Silva gibi güçlü adaylar yer aldı. Rossi, gelenekçi yapısıyla bilinirken Silva, yoksul bölgelerdeki sosyal çalışmalarıyla tanınıyordu.

Prevost’un seçilmesinde, hem sahadaki deneyimi hem de Vatikan’daki reform yanlısı görevleri belirleyici oldu. İkinci günün sonunda yapılan dördüncü oylamada seçilerek “papa Leo XIV” adını aldı. Bu tercih, köprü kuran ve evrensel değerlere açık bir liderliğin tercih edildiğini gösterdi.

Yeni papa’nın görüşleri ve vizyonu nedir?
Papa Leo XIV, Papa Franciscus’un başlattığı reformları sürdürmeyi hedefliyor. Sosyal adalet, yoksullukla mücadele, çevre bilinci, finansal şeffaflık, cinsel istismar vakalarıyla mücadele ve hesap verebilirlik gibi konulara öncelik veriyor. Latin Amerika’daki deneyimi sayesinde gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaçlarını yakından biliyor. LGBTİ+ bireylerle daha kapsayıcı bir iletişim, kadınların kilise içindeki rollerinin güçlendirilmesi ve göçmen hakları da gündeminde. Ayrıca, iklim kriziyle mücadelede kilisenin aktif rol üstlenmesi gerektiğini savunuyor.
Papa Leo XIV hangi dilleri konuşabiliyor?
Papa Leo XIV, sahip olduğu dil becerileriyle yalnızca dini değil, diplomatik ilişkilerde de etkili bir figür. Küresel ölçekteki bu yetkinlik, onun farklı coğrafyalardaki topluluklarla doğrudan ve samimi bir iletişim kurmasını sağlıyor.
Konuşabildiği diller:
- İngilizce (ana dili)
- İspanyolca
- İtalyanca
- Fransızca
- Portekizce
Çok dilli olması, onu uluslararası toplantılar ve Vatikan içi görevlerde öne çıkaran bir özellik. Aynı zamanda Peru vatandaşlığı da bulunan Papa, Latin Amerika’yla kurduğu güçlü bağlar sayesinde bu bölgedeki sorunlara doğrudan temas kurabiliyor.
Seçim sonrası ilk mesajı neydi?
Papa Leo XIV, seçildikten sonra Aziz Petrus Bazilikası’nın balkonundan yaptığı konuşmaya “Hepinize barış diliyorum” diyerek başladı. Papa Franciscus’a teşekkür etti ve kilisenin tüm insanlığa hizmet etmesi gerektiğini vurguladı. Chiclayo’daki yıllarına da değinerek oradaki topluluğa olan sevgisini dile getirdi. Bu konuşma, yeni papa’nın halka yakın ve samimi duruşunu açıkça gösterdi.
Kaynak: Vatican.va