Çin’de bir ilçenin Kamu Güvenliği Bürosu, Tayvan merkezli bir siber saldırı şebekesine yönelik geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Bürodan yapılan açıklamada, bu grubun Tayvan’da iktidardaki Demokratik İlerici Parti (DPP) ile bağlantılı olduğu öne sürüldü.
Açıklamada, şebekeye mensup olduğundan şüphelenilen 20 kişi hakkında tutuklama emri çıkarıldığı bildirildi. Ayrıca, şüphelilerin yakalanmasına yardımcı olacak bilgi sağlayanlara 10 bin yuan (yaklaşık 1390 dolar) ödül verileceği duyuruldu. Daha önce Guangcou’daki bir teknoloji şirketine yönelik siber saldırılardan bu grubun sorumlu tutulduğu ifade edildi.

Çin tarafından iddialar
Çin makamları, söz konusu grubun son yıllarda Çin ana karasında yürüttüğü siber casusluk faaliyetlerine dikkat çekti. Bu kapsamda savunma sanayisi, mülki idare, enerji, hidroelektrik ve ulaştırma sektörlerinin yer aldığı 10 eyaletteki 1000’den fazla kritik ağa sızma ve saldırı girişiminde bulunulduğu iddia edildi.
FOCUS TAIWAN’ın aktardığına göre Çinli yetkililer, hacker grubunun faaliyetlerini Tayvan’ın iktidar partisi DPP’nin “bağımsızlık stratejisi”nin bir parçası olarak nitelendirdi. Ayrıca, bu siber operasyonların yalnızca Çin’e değil, aynı zamanda diğer ülkelere de yöneldiği ve ABD merkezli yapılarla bağlantılı olabileceği iddia edildi.
FOCUS TAIWAN, Çin’in bu suçlamalarını kamuoyunu etkilemeye dönük bilgi operasyonlarının bir parçası olarak değerlendirdiğini belirtti. Çin’in saldırıların izini açık kaynak analizleri ve ağ takibi yoluyla sürdüğü yönündeki vurgusu da bu stratejinin teknik ayağını oluşturuyor.
ICEFCOM’un rolü ve raporun içeriği
Çin Ulusal Bilgisayar Acil Durum Yanıt Merkezi’nin öncülüğündeki üç siber güvenlik ajansı tarafından yayımlanan raporda, hacker grubunun Tayvan hükümetine bağlı Bilgi, İletişim ve Elektronik Kuvvet Komutanlığı (ICEFCOM) ile bağlantılı olduğu ileri sürüldü. ICEFCOM’un, eski Tayvan lideri Tsai Ing-wen döneminde ABD desteğiyle kurulduğu ve Çin ile Hong Kong ve Makau’daki hedeflere siber operasyonlar yürüttüğü iddialar arasında yer aldı.

Raporda ayrıca, ICEFCOM’un ABD’deki Çin karşıtı yapılarla iş birliği içinde kamuoyu oluşturma ve bilişsel savaş faaliyetleri yürüttüğü öne sürüldü.
Tayvan’dan Çin’e tepki
DPP’nin Uluslararası İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Vekili Michael Chen, konuya ilişkin yaptığı açıklamada Çin Komünist Partisini (ÇKP) suçladı. Chen, “Sızma, siber saldırı, bilişsel savaş ve gri bölge taktikleri söz konusu olduğunda ÇKP, açık arayla en büyük faildir.” ifadesini kullandı.
1949’dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip olan Tayvan, Çin tarafından kendi toprağı olarak görülüyor. Pekin yönetimi, Ada’nın ana kara ile birleşmesi için gerekirse güç kullanabileceğini belirtiyor. Taraflar arasındaki uzun süredir devam eden egemenlik ihtilafı, son yıllarda askeri baskı ve siber saldırılarla daha da tırmanmış durumda.
Çin-Tayvan siber geriliminin arka planı
Çin ile Tayvan arasındaki siber gerginlik, bu son olayla sınırlı değil. 2024 yılında Tayvan hükümetine yönelik siber saldırılar günlük ortalama 2.4 milyona ulaşmış, saldırıların çoğunun Çin kaynaklı olduğu belirtilmişti. Çin, Tayvan’ın savunma, enerji ve ulaştırma gibi stratejik sektörlerini hedef alarak hassas verilere ulaşmayı amaçlıyor.

Ayrıca 2023’te, Tayvan’da Çin lehine casusluk yaptığı iddiasıyla 64 kişi yargılanmış, bunların büyük kısmının aktif ya da emekli askerlerden oluştuğu açıklanmıştı. Bu gelişmeler, Çin’in Tayvan üzerindeki siber baskısını sistematik biçimde sürdürdüğünü ve Tayvan’ın da bu tehditlere karşı önlemler almaya çalıştığını ortaya koyuyor.
Çin’in Tayvan’a yönelik siber casusluk faaliyetleri
Çin’in hedefinde Tayvan’ın yalnızca hükümet kurumları değil, aynı zamanda stratejik sektörleri de bulunuyor. 2024 yılında Çin bağlantılı APT41 isimli tehdit grubu, Tayvan’daki yarı iletken araştırma merkezlerine yönelik gelişmiş saldırılar gerçekleştirdi. Bu saldırılarda özel yazılımlar aracılığıyla hassas Ar-Ge verilerinin ele geçirildiği bildirildi.
Çin’in sistematik siber tehditleri karşısında Tayvan, hem yasal hem de teknik önlemler aldı. 2023 yılında Çin adına casusluk yaptığı iddiasıyla yargılanan 64 kişinin büyük kısmı aktif ya da emekli askerlerden oluşuyordu. Tayvan, bu gibi olayların tekrarını önlemek için güvenlik protokollerini ve siber savunma altyapısını güçlendirdi.

Çin’in bilgi operasyonları ve bilişsel savaş stratejileri
Çin, yalnızca siber saldırılarla değil, aynı zamanda bilişsel savaş yöntemleriyle de Tayvan’a karşı mücadele yürütüyor. Sosyal medya üzerinden dezenformasyon kampanyaları yürüterek Tayvan kamuoyunu yönlendirmeyi amaçlayan Çin, bilgi savaşını da aktif bir şekilde sürdürüyor. Bu faaliyetler, Pekin’in Tayvan üzerindeki etkinliğini artırma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: FOCUS TAIWAN