Karanlık Aydınlık

Yunanistan, İtalya’dan iki adet Fırkateyn alabilir

Yunanistan, FREMM EVO Tedarikinden Sonra İtalya’dan İki Adet Bergamini Sınıfı Fırkateyn Alabilir.

Yunanistan’ın, İtalya’nın FREMM EVO programı kapsamında iki adet Bergamini sınıfı fırkateyni envanterine katabileceği bildiriliyor.

Yunanistan merkezli Doureios adlı site, 23 Mart 2025 tarihli haberinde, İtalya’nın Yunanistan’a resmen iki FREMM sınıfı fırkateynin transferi konusunda bilgilendirme yaptığını aktardı.

Bu çerçevede, Carlo Bergamini (F 590) ve Virginio Fasan (F 591) isimli gemilerin 2028 sonrasında transfer edilmesi değerlendiriliyor. Ocak 2025’te Yunan Savunma Bakanlığı’na iletilen teklifin şu anda detaylı bir inceleme sürecinde olduğu belirtiliyor.

Söz konusu transfer süreci, İtalya’nın deniz filosunu modernize etme planlarının bir parçası olarak görülüyor.

İtalyan Donanması, mevcut Bergamini sınıfı fırkateynleri aşamalı olarak hizmet dışına çıkararak yerine 2029 ve 2030 yıllarında teslim edilmesi planlanan FREMM EVO sınıfı gemileri devreye almayı hedefliyor. Bu durum, Yunanistan için de önemli bir fırsat doğuruyor.

Yunan Donanması’nın Modernizasyon Hamlesi

Bu teklif, Yunan Donanması’nın yüzey harp yeteneklerindeki açıkları kapatma çabalarının bir uzantısı olarak değerlendiriliyor.

Yunanistan, donanmasını yeni ve ikinci el gemilerle takviye etmeyi amaçlıyor. İtalya tarafından önerilen fırkateynler, İtalyan Donanması için inşa edilen ilk FREMM sınıfı savaş gemileri olup, 2013 yılında hizmete girdiler.

Teklif edilen gemilerden Carlo Bergamini (F590), Genel Maksat (GP) konfigürasyonunda bir fırkateyndir. Virginio Fasan (F591) ise Denizaltı Savunma Harbi (ASW) görevleri için özel olarak donatılmış bir varyanttır.

İtalyan kaynaklarına göre, şimdilik yalnızca bu iki gemi teklif edilmiş olup, ilerleyen dönemde ek bir transfer planının bulunmadığı belirtiliyor.

Hâlihazırda İtalyan Donanması dört GP ve dört ASW varyantına sahip olup, bunlara ek olarak yıl içinde iki yeni GP-e versiyonunun daha hizmete girmesi bekleniyor.

Carlo Bergamini (F 590) ve Virginio Fasan (F 591) Teknik Özellikleri

Carlo Bergamini (F 590), 29 Mayıs 2013’te hizmete giren, sınıfının lider gemisi konumundadır. Genel maksat varyantı olması nedeniyle, CAPTAS-4 çekili sonar sistemine sahip değildir. Bunun yerine, UMS 4110 CL gövde sonarını kullanarak sualtı tehditlerine karşı sınırlı bir koruma sağlar. Ancak yüzey harbi ve hava savunması alanlarında etkili bir platformdur.

Geminin radar sistemleri arasında, 300 kilometre menzilli hava tehditlerini tespit edebilen Leonardo Kronos Grand Naval (MFRA) AESA radarı bulunmaktadır. Silah sistemleri arasında ise şunlar bulunur:

  • 2 adet SYLVER A50 VLS (Aster 15 veya 30 füzeleri için)
  • 8 adet Otomat Mk-2/A gemisavar füzesi
  • MU 90 torpido lançerleri
  • 127 mm Otobreda ana top ve 76 mm Strales top

Virginio Fasan (F 591), 19 Aralık 2013’te hizmete girmiştir ve denizaltı savunma harbi (ASW) görevlerine odaklanmıştır. Bu amaçla, ek olarak CAPTAS-4 değişken derinlik sonar sistemi ile donatılmıştır. Bu sonar, sualtı tehditlerini uzun menzilde tespit edebilme kapasitesine sahiptir.

Silah yükü bakımından farklılıklar gösteren Virginio Fasan’da şunlar bulunur:

  • 4 adet Otomat Mk-2/A gemisavar füzesi
  • 4 adet MILAS denizaltı savunma füzesi

Radar ve genel savaş sistemleri GP varyantına benzer olup, fark daha çok silah yükünde ve sensör paketinde ortaya çıkıyor. Ayrıca, her iki gemide de iki adet 10 tonluk helikopter taşıyabilecek hangarlar yer alıyor.

Geniş Stratejik Bağlamda Yunanistan’ın Donanma Planları

Yunanistan’ın mevcut deniz modernizasyon planı, üç veya dört yeni Belharra sınıfı fırkateynin satın alınmasını, dört MEKO 200HN fırkateyninin modernizasyonunu ve dört Papanikolis sınıfı denizaltının iyileştirilmesini kapsıyor. Ancak bu hamlenin ‘’Ege ve Doğu Akdeniz’deki stratejik gereklilikleri tam anlamıyla karşılamadığı’’ ifade ediliyor.

Ocak 2024’te dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral Ioannis Drymousis, Yunan Donanması’nın yaşlanan S sınıfı fırkateynleri yerine ek çok rollü savaş gemilerine ihtiyaç duyduğunu vurgulamıştı.

Bu doğrultuda, yerli üretim savaş gemisi projeleri ve ikinci el yüzey savaş gemileri edinme planları gündeme geldi. Ancak bütçe kısıtlamaları nedeniyle yerli korvet programı 2022’nin sonlarından beri ilerleme kaydedemedi.

Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri’nden Dış Askeri Finansman (FMF) kredileri sağlanması, bu planların ekonomik olarak sürdürülebilirliğinde kritik bir faktör olarak görülüyor.

ABD ile Ortaklık Seçeneği ve FREMM Transferinin Alternatifleri

Yunanistan’ın gündeminde, ABD Donanması’nın FFG-62 programına katılarak Constellation sınıfı fırkateynler üretme seçeneği de bulunuyor. Bu süreçte de ABD yasaları ve sözleşme prosedürleri nedeniyle çeşitli zorluklar yaşanabileceği belirtiliyor.

Buna alternatif olarak Yunanistan, İtalya’daki Fincantieri tersanesinden FREMM fırkateynlerini, Amerikan donanım ve sistemleriyle özelleştirilmiş bir şekilde satın alma seçeneğini de değerlendiriyor. Bu plan, Yunanistan’ın ABD sistemleriyle uyumlu ve desteklenebilir savaş gemilerine sahip olmasını sağlayacak şekilde kurgulanıyor.

Yunanistan’ın uzun vadeli deniz gücü yenileme planında 4 yeni fırkateyn, 4 adet MEKO modernizasyonu ve 4 korvet edinme hedefi bulunuyordu. Buna rağmen korvet programının 2022’den beri duraklaması, Yunanistan’ın 4 ila 6 adet ABD yapımı LCS sınıfı savaş gemisi edinme seçeneğini araştırmasına neden oldu.

FREMM Transferi Gerçekleşebilir mi?

İtalya’nın FREMM teklifinin, Yunanistan’ın en somut ve uygulanabilir ikinci el savaş gemisi fırsatı olduğu belirtiliyor. Yine de bu transferin gerçekleşmesi yalnızca askeri fayda açısından değil, aynı zamanda stratejik niyet çerçevesinde de değerlendiriliyor.

Bazı analizler, Atina’nın Ege ve Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını etkin bir şekilde koruyup koruyamayacağı konusunda soru işaretleri barındırıyor. Özellikle Türkiye’nin bölgedeki deniz yeteneklerini sürekli artırması, Yunanistan’ın uzun vadeli stratejik deniz gücü planlamasına dair eksikliklerini gözler önüne seriyor.

Bu bağlamda, Yunanistan’ın bu fırsatı nasıl değerlendireceği, donanma modernizasyonu açısından kritik bir dönemeç olacak gibi görünüyor.

Türkiye Açısından Değerlendirme

Bu gelişme, Türkiye açısından Yunanistan’ın deniz gücünü artırmaya yönelik bir hamlesi olarak değerlendirilebilir.

Yunan donanmasına yönelik iki eski nesil FREMM fırkateyninin 2028 sonrası transferi, Türkiye’nin mevcut ve planlanan deniz yetenekleriyle kıyaslandığında stratejik dengeleri büyük ölçüde değiştirecek bir gelişme olarak görülmeyebilir.

Zaman Çerçevesi ve Etkisi

İtalya’nın teklif ettiği FREMM fırkateynlerinin transferi 2028 sonrasında gerçekleşebilecek bir süreçtir. Yani Yunan Donanması bu gemileri hemen teslim alıp kullanamayacaktır.

Türkiye ise aynı dönemde TF-2000 hava savunma muhripleri, MİLGEM projesinin İstif sınıfı fırkateynleri ve Reis sınıfı denizaltıları gibi önemli platformları devreye almış olacak. Bu açıdan, 2028 sonrası deniz gücü dengesi Türkiye lehine gelişmeye devam edecektir.

FREMM Sınıfı Fırkateynlerin Türkiye Karşısındaki Konumu

Yunanistan’ın edinmek istediği Carlo Bergamini ve Virginio Fasan, modern ve güçlü savaş gemileri olmakla birlikte, Türkiye’nin mevcut GABYA sınıfı (modernize edilmiş O. H. Perry) fırkateynlerinden ve MEKO 200TN sınıfından belirgin şekilde daha üstün özelliklere sahiptir.

Buna karşılık Türkiye’nin yeni platformları (İstif sınıfı fırkateynler, TF-2000 muhripleri, Reis sınıfı denizaltılar ve MİLGEM korvetleri) ile kıyaslandığında bu fark Yunanistan lehine değil, Türkiye lehine kapanmaktadır.

Türkiye’nin Mavi Vatan Stratejisi ve Deniz Gücü İnşası

Türkiye, 2028 sonrasında 7 adet İstif sınıfı fırkateyne sahip olacak. Bunlar AESA radarlar, milli hava savunma sistemleri ve gelişmiş anti-gemi füzeleri ile donatılıyor. TF-2000 muhrip projesi ile bölgesel hava savunma yeteneğine sahip, daha büyük ve daha güçlü savaş gemileri envantere katılacak.

Türkiye Tayfun balistik füzesi, Gezgin sınıfı denizden karaya seyir füzeleri ve Gökdeniz CIWS gibi yerli hava savunma sistemleri ile deniz savaşında daha bağımsız hareket edebilecek bir yapıya kavuşuyor.

Denizaltı kabiliyetleri açısından da Türkiye, 6 adet Reis sınıfı denizaltıyı hizmete alarak üstün sessizlik ve vuruş kabiliyeti kazanacak.

Yunanistan’ın Savunma Politikası ve Türkiye’ye Etkisi

Yunanistan, Belharra fırkateynlerini, MEKO 200HN modernizasyonunu ve potansiyel FREMM transferini Türkiye ile Ege ve Doğu Akdeniz’de dengeyi kurma amacıyla yapıyor.

Buna karşılık Türkiye’nin deniz gücü yatırımları, yerli üretim yeteneği ve ileri teknolojili platformları ile kıyaslandığında Yunanistan’ın ikinci el gemiler ve sınırlı sayıda yeni inşa edilen savaş gemileri ile deniz gücü üstünlüğü kurması zor görünüyor.

Türkiye Açısından Kritik Bir Tehdit Mi?

  • Kısa vadede: Türkiye için stratejik bir tehdit oluşturmuyor. Çünkü Yunanistan, bu gemileri ancak 2028 sonrası envanterine katabilir ve bu süreçte Türkiye kendi donanmasını çok daha ileri seviyeye taşımış olacak.
  • Orta vadede: Yunanistan’ın ABD destekli yeni bir fırkateyn projesine girişmesi veya ek savaş gemileri alması durumunda Türkiye açısından dengeyi bozacak bir adım olarak değerlendirilebilir.
  • Uzun vadede: Türkiye yerli üretim gemiler ve denizaltılar ile Yunanistan’dan daha büyük bir deniz gücüne sahip olmaya devam edecek. Eğer Yunanistan FREMM’leri ABD’den gelecek Constellation sınıfı fırkateynlerle veya ek modern gemilerle desteklerse, o zaman Ege ve Doğu Akdeniz’de deniz üstünlüğü için yeni bir rekabet alanı doğabilir.

Kaynak: Army Recognition, Doureios, en. wikipedia

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Önceki Haber

İsrail Dışişleri Bakanı; Türkiye ile karşı karşıya gelmek istemiyoruz

Sonraki Haber

ABD ve Rusya müzakerelerinin sonuçları paylaşılmayacak