Türkiye’nin önde gelen kurumlarına hizmet vermenin yanı sıra, yaklaşık 15 farklı ülkenin ordusu için geniş yelpazede askeri malzeme üreten Türk kadın girişimci Fatma Şahin İşler, sektördeki başarısıyla dikkat çekiyor.
Kurucusu olduğu Nunatak Teknik Tekstil ve Dış Ticaret AŞ, uyku tulumundan askeri üniformalara, yüksek katma değerli teknik tekstil ürünleriyle uluslararası fuarlarda da öne çıkıyor.
Nunatak’ın yükselişi: Ar-Ge ile gelen küresel talep
Fatma Şahin İşler tarafından 1994’te sadece uyku tulumu üretme amacıyla kurulan Nunatak, zamanla ürün gamını önemli ölçüde genişletti.
Yaklaşık 10 yıl önce, üretim odağını teknik tekstil ve askeri ekipmanlara kaydıran İşler, yerli ve milli üretim vizyonu doğrultusunda, uzman ekibiyle birlikte kapsamlı Ar-Ge çalışmaları yürüttü. Bu çalışmalar sonucunda geliştirilen ekipmanlar, kısa sürede yurt dışından da talep görmeye başladı.
Şirket, dünyanın en sıcak bölgelerinden en soğuk iklimlerine kadar farklı hava koşullarına uygun ürünlerin imalatına yöneldi. Özellikle sahra koşullarında uzun süre bulunan personel, cephedeki askerler, arama kurtarma ekipleri ya da kampçılar gibi kullanıcıların hayatlarını idame ettirmeleri için elzem ekipmanlar üzerine yoğunlaştı.
Nunatak, ürün geliştirme süreçlerinde yalnızca Ar-Ge’ye değil, aynı zamanda kullanıcılardan gelen geri bildirimlere de büyük önem veriyor. Bu sayede, hem yurt içinden hem de uluslararası pazardan önemli siparişler almaya devam ediyor.
Geniş ürün yelpazesi: Uyku tulumundan yenilikçi taktik takım elbiseye
Nunatak’ın üretim yelpazesi oldukça geniş. Uyku tulumları, soğuk iklim kıyafetleri, taktik giysiler, su geçirmez ve nefes alabilen özel giysiler ile askeri üniformalar bu yelpazenin önemli parçalarını oluşturuyor.
Şirket, son olarak askeri ve sivil görünümleri bir araya getiren, bıçak darbelerine dayanıklı ve yanmaz özellikli taktik takım elbiseyi piyasaya sürdü.
Bu yenilikçi takım elbise, Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyor ve dünyada da benzerinin olup olmadığı bilinmiyor. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir sivil takım elbiseyi andıran ürün, içerisinde şarjörler için özel cepler, silahın dışarıdan belli olmasını engelleyen özel kalıplar gibi taktiksel unsurları barındırıyor. Ayrıca ceketinde bulunan Faraday kafesi sayesinde, cep telefonlarının sinyalini tamamen keserek güvenli iletişim alanları yaratabiliyor.
Olası bir patlama ya da yangın durumunda kullanıcısını alevlerden koruyan özel bir kumaşla üretilen bu takım elbise, tüm üretim ve kalite belgelerini almış durumda ve yakında seri üretime geçecek. Özellikle yurt dışındaki yönetici pozisyonundaki kişilerden bu ürüne yoğun ilgi gösteriliyor.
Küresel bir tedarikçi olarak Nunatak: 15 ülkeyle güçlü bağlantılar
Nunatak, Türkiye içinde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve AFAD başta olmak üzere birçok önemli kurum ve kuruluşun güvenilir tedarikçisi konumunda. Uluslararası alanda ise Almanya, Norveç, Polonya ve İtalya gibi ülkelerde distribütörlükleri bulunuyor. Fatma Şahin İşler, şirketin doğrudan veya orduların tedarikçileri aracılığıyla yaklaşık 15 ülkenin ordusuna üretim yaptığını belirtti.
İşler, Anadolu Ajansı muhabirine verdiği demeçte, 30 yıllık tekstil birikimlerini 10 yıl önce askeri alana taşıyarak önemli bir adım attıklarını ifade ediyor. “Yurt içi ve dışında askeriyeye ve orduya iş yapan, çok fazla ürün geliştiren, yerli ve yabancı müşteriler ve Avrupalı ordularla da çalışan, kendi ordumuza da hizmet veren bir firma olduk” sözleriyle küresel bir oyuncu haline geldiklerini dile getirdi. Ar-Ge çalışmalarının ana motivasyonunun öncelikle Türk askerinin en iyiyi kullanması olduğunu, ancak geliştirdikleri bu ürünleri yabancı ordulara da sunduklarını belirtti.
Farklı iklim şartlarına uygun ürünlerde uzmanlaştıklarını belirten İşler, Katar’a serinletici, Norveç’e ve İsveç’e soğuktan koruyucu kıyafetler üreterek tüm iklim çözümlerini sunmayı hedeflediklerini vurguladı. Yüksek teknolojik ürünler ürettiklerini, sağlam, dayanıklı ve askerin sahada konforunu artırarak savaşmaya odaklanmasını sağlayacak giysiler ve ekipmanlar geliştirdiklerini ifade etti.
İşler, Nunatak’ın müşterilerinin büyük çoğunluğunun yurt dışından geldiğini ve IDEF 2025’ten oldukça memnun ayrıldıklarını da sözlerine ekledi.
