Karanlık Aydınlık

TRLG-122 füzesi hafif platformdan deniz hedefini vurdu

ROKETSAN’ın TRLG-122 füzesi, esnek platform kullanımıyla sabit deniz hedefini başarıyla imha etti.

ROKETSAN’ın yerli imkanlarla geliştirdiği TRLG-122 füzesi, ilk kez hafif bir kara aracı platformunda test edilerek dikkat çekici bir başarı sağladı. Hafif bir kara aracından fırlatılan füze, sabit bir deniz hedefini tam isabetle vurarak çarpıcı bir başarıya imza attı. Bu atış, füzeye kazandırılan yeni esneklik kabiliyetlerinin somut bir göstergesi.

ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci, gelişmeyi sosyal medya hesabından paylaşarak, “Her platformdan tam isabet! TRLG-122 füzemiz ilk kez hafif bir araçtan fırlatılarak sabit deniz hedefini başarıyla vurdu” dedi. İkinci, bu yeniliğin TSK’nın sahadaki manevra kabiliyetine ciddi katkı sağlayacağını belirtti.

Lazer arayıcı başlıkla nokta atışı kabiliyeti

TRLG-122, klasik çok namlulu roket sistemlerinden farklı olarak lazer arayıcı başlık sayesinde hedefini neredeyse santimetre hassasiyetinde vurabiliyor. Füze, ataletsel güdüm sistemleriyle hedef bölgesine yaklaşıyor, son aşamada ise lazer başlığı devreye girerek adeta hedefin “tam kalbine” yöneliyor. Bu teknoloji, klasik roketlere göre çok daha az hata payı ile çalışması sayesinde sınır hattında hassas operasyonlar için fark yaratıyor.

Daha hafif, daha etkili: TRLG-122’nin teknik avantajları

78 kilogramlık ağırlığı ve 3.3 metrelik uzunluğu ile TRLG-122, hem kompakt hem de etkili bir yapı sunuyor. 122 milimetrelik çapına rağmen, sahip olduğu çelik bilyeli yüksek infilaklı harp başlığı sayesinde hedefi maksimum zararla etkisiz hale getiriyor. 8 ila 28 kilometre arası menzil sunan füze, benzer çaplardaki roket sistemleriyle kıyaslandığında hem menzil hem de hassasiyet açısından öne çıkıyor.

Karşılaştırmak gerekirse, klasik çok namlulu roket sistemleri genellikle daha ağır platformlara bağlı iken, TRLG-122’nin hafif araçlardan atılabilir hale gelmesi, hareket kabiliyetini çarpıcı ölçüde artırıyor.

Hedef profili: Yüksek öncelikli noktalar

TRLG-122, sadece sabit deniz hedefleriyle sınırlı kalmıyor. Topçu ve hava savunma sistemlerinden radar mevzilerine, komuta kontrol altyapısından lojistik tesislere kadar geniş bir hedef yelpazesi bulunuyor. Bu da onu sahada etkili bir “nokta vurucu” haline getiriyor.

Son gelişme, ROKETSAN’ın yenilikçi vizyonunun bir sonucu olarak Türk savunma sanayisinin geldiği noktaya dair çarpıcı bir gösterge sunuyor. TRLG-122’nin sahada esnek ve hassas bir güç olarak konumlanması, gelecek operasyonlara çok yönlü katkı sağlayacak gibi görünüyor.

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Haber

Bayraktar KIZILELMA, aerodinamik performans testinden geçti

Sonraki Haber

Trump: "Ukrayna NATO'nun bir parçası olmayacak"