İsrail’in Şam’daki hedeflere yönelik saldırıları sırasında Türk F-16’larının bölgeye girmesi gerginliğe yol açtı. Türk savaş uçaklarının elektronik harp sistemleriyle gönderdiği uyarıların ardından iki taraf arasında kısa süreli radyo teması kuruldu.
Daha önce Türk elektronik harp sistemlerinin GKRY’nin radar ve haberleşme sistemlerini kesintiye uğrattığı gündeme gelmişti.
İsrail Şam’ı hedef aldı, Türk uçakları aynı bölgede uçuş yaptı
2 Mayıs gecesi İsrail Hava Kuvvetleri, Suriye’nin başkenti Şam’a ve çevresine yönelik geniş çaplı bir hava saldırısı düzenledi. Bu saldırı sırasında Türk Hava Kuvvetleri’ne ait iki F-16 savaş uçağının da aynı saatlerde Suriye hava sahasına giriş yaptığı bildirildi. Türk uçaklarının, İsrail jetlerinin faaliyet gösterdiği bölgede keşif uçuşu yaptığı belirtildi.

İsrail’in hedef aldığı noktalar arasında, Türkiye’nin desteklediği Sultan Murad ve Süleyman Şah tugaylarına ait askeri üslerin de bulunduğu öne sürüldü. Bu durum, Ankara’nın bölgedeki çıkarlarına doğrudan bir tehdit olarak değerlendirildi.
Türk F-16’ları elektronik harp sistemlerini devreye soktu
Sözcü gazetesine göre, Türk savaş uçakları İsrail uçaklarına elektronik harp sistemleri aracılığıyla uyarı sinyalleri gönderdi. Ayrıca kısa süreli bir radyo iletişimi kurularak, iki tarafın doğrudan çatışmaya girmesi önlendi.

Bu olay, Türk ve İsrail savaş uçaklarının Suriye hava sahasında bu kadar yakın mesafede ilk kez karşı karşıya geldiği bir olay olarak kayda geçti. İsrail tarafı ise böyle bir temas yaşanmadığını, hava operasyonlarında herhangi bir engelle karşılaşmadıklarını ileri sürdü.
Türkiye, daha önce İsrail’i uyarmıştı
Saldırıdan önce Türkiye Dışişleri Bakanlığı, İsrail’e yönelik alışılmadık derecede sert bir açıklama yapmıştı. Açıklamada, “Bu hassas dönemde uluslararası toplumun görevi, Suriye’de güvenlik ve istikrarın sağlanmasına katkı sunmaktır. İsrail’in saldırıları, Suriye’nin birliği ve toprak bütünlüğüne zarar veriyor” ifadeleri yer aldı.

Türkiye’nin bu açıklamasının ardından Şam’a düzenlenen hava saldırılarında Türkiye’nin desteklediği grupların hedef alınması ve Türk savaş uçaklarının bölgeye yönelmesi dikkat çekici bir zamanlamaya işaret ediyor.
Türk ve İsrail savaş uçakları arasında yaşanan bu tehlikeli yakınlaşma, bölgede tansiyonun ne kadar yüksek olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Her iki tarafın doğrudan çatışmaktan son anda kaçınması, bölgesel gerilimin ne kadar kolay büyüyebileceğini de gözler önüne serdi.
Ankara ile Tel Aviv arasındaki ilişkilerin bu gelişmeyle birlikte daha da gerileceği tahmin edilirken, uzmanlar Suriye hava sahasının artık iki ülke için de daha karmaşık ve riskli bir alan haline geldiğini belirtiyor.
İsrail’in hava saldırıları şiddeti artarak devam ediyor
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), saldırıların amacının Suriye’deki hava savunma sistemleri ve füze bataryalarını etkisiz hale getirmek olduğunu açıkladı. Ancak bölgede yaşayan sivil halk da bu saldırılardan etkilendi.

Suriye devlet haber ajansı SANA, başkent Şam’ın Harasta ve el-Tall bölgelerine düzenlenen saldırılarda bir sivilin hayatını kaybettiğini, çok sayıda kişinin yaralandığını duyurdu. Aynı zamanda Suveyda’da düzenlenen bir hava saldırısında dört Dürzi vatandaşın öldüğü bildirildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant, Şam’daki başkanlık sarayı yakınlarına yapılan saldırının Suriye hükümetine bir “uyarı mesajı” olduğunu belirtti.
Açıklamada, Şam’ın güneyinde yeni askeri konuşlanmalara ve Dürzi toplumuna yönelik tehditlere izin verilmeyeceği vurgulandı.

İsrail kendisini, Suriye’deki Dürziler için “koruyucu güç” olarak lanse etmeye çalışsa da, son hava saldırılarında ölen Dürzi siviller bu iddialara gölge düşürdü. Dürzi liderleri tarafından yayınlanan bir videoda, İsrail’in bölgeyi bölme çabalarına karşı çıkılarak Suriye’nin birliğine bağlılık vurgulandı.
Mezhep gerilimi tırmanıyor, İsrail suçlanıyor
Saldırılardan sadece birkaç gün önce, Şam’ın Dürzi nüfusun yoğun yaşadığı Eşrefiye, Sahnaya ve Ceremana bölgelerinde mezhep temelli çatışmalar yaşandı.
İsrial jetlerinin bölgeye yönelik son saldırısında, İsrail savaş uçaklarındaki füzelerin üzerine Arapça “Senin için Ceramana” yazıldığı Dürzi askerler tarafından paylaşıldı.

Bir ses kaydında Hz. Muhammed’e hakaret edildiği iddia edilince, Sünni ve Dürzi silahlı gruplar arasında silahlı çatışmalar çıktı. Kaydın sahte olduğu iddia edilse de gerilim hâlâ sürüyor.
Bölge kaynakları, bu tür provokasyonların arkasında İsrail’in olabileceğini öne sürerek, ülkenin Suriye’yi etnik ve mezhepsel temelde parçalama stratejisini sürdürdüğünü savunuyor.

Ankara’nın Suriye’deki askeri varlığı son dönemde dikkat çekecek şekilde artıyor. Türkiye’nin Hama ve T4 hava üslerine hava savunma sistemleri konuşlandırmayı planladığı, bu üslerin daha önce de İsrail tarafından hedef alındığı biliniyor.
İsrail ise Türkiye’nin artan varlığını kendi hava harekât kabiliyetine yönelik doğrudan bir tehdit olarak görüyor. Tel Aviv yönetimi, özellikle Suriye’nin güneyinde yaşanabilecek yeni konuşlanmaları kırmızı çizgi olarak değerlendiriyor.
Kaynak: Sözcü, New Arab, Jerusalem Post