Karanlık Aydınlık
Aerobalistik füze nedir?
Rusya’dan nükleer kart uyarısı: Avrupa’nın hazırlıkları radarımızda
HÜRKUŞ-II teslimata gün sayıyor

Rusya’dan nükleer kart uyarısı: Avrupa’nın hazırlıkları radarımızda

Nükleer caydırıcılık mesajı veren Şoygu, Avrupa’daki askeri hareketlilik ve ABD’nin füze adımlarına karşı net konuştu.

Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergey Şoygu, ülkesinin güvenlik stratejisine dair yaptığı kapsamlı açıklamalarla dikkat çekti. Rus medyasına konuşan Şoygu, nükleer caydırıcılık politikasında yapılan son değişikliklere işaret ederek, Rusya ya da Belarus’a yönelik herhangi bir saldırının – konvansiyonel silahlarla bile olsa – nükleer karşılıkla sonuçlanabileceğini söyledi.

Şoygu, Avrupa’daki askeri hareketliliği yakından izlediklerini belirtirken, 25 Avrupa ülkesinden oluşan “Gönüllüler Koalisyonu”nun Ukrayna’ya asker gönderme olasılığına dikkat çekti. Bu adımın NATO ile Rusya’yı doğrudan karşı karşıya getirebileceğini ve hatta Üçüncü Dünya Savaşı’nın kapısını aralayabileceğini vurguladı. Söz konusu “barış gücü” kavramının gerçekte Ukrayna’nın kaynakları üzerindeki denetimi perdelediğini savundu.

ABD ile ilişkiler: Somut adımlar, gerçekçi diyalog

Rusya-ABD hattında yeniden başlatılan diyaloga da değinen Şoygu, yalnızca söylemlere değil, eylemlere güvenilebileceğini ifade etti. Trump yönetiminin stratejik istikrar konularında diyaloğa açık olduğuna işaret eden Şoygu, bu görüşmelerin NATO’nun genişlemesi, küresel füze savunma sistemi ve orta menzilli kara füzeleri gibi kritik başlıkları içermesi gerektiğini belirtti.

Şoygu, ABD’nin Rusya ile ilişkilerde bazı yapay engeller çıkardığını belirterek, Rus temsilcilere vize verilmemesi ve Rusya Savunma Bakanlığı uçuşları için hava sahasının kapatılması gibi adımların karşılıklı denetimleri zorlaştırdığını ifade etti. Bu politikaların, Rusya’yı START Anlaşması’na katılımını askıya almaya zorladığını belirten Şoygu, buna rağmen Rusya’nın anlaşmanın öngördüğü tüm sayısal kısıtlamalara uyduğunu vurguladı.

ABD’nin Avrupa ve Asya-Pasifik’te konuşlandırdığı kara konuşlu füze sistemlerini ciddi bir tehdit olarak değerlendiren Şoygu, özellikle Filipinler’de uzun menzilli Tomahawk füzeleri için konuşlandırılan Typhon Kompleksi’ne ve Danimarka’daki tatbikatlara dikkat çekti. Japonya ve Almanya’ya yönelik benzer planların da gündemde olduğunu belirtti. Bu gelişmelerin, Rusya için ek askeri tehdit oluşturduğunu ifade etti.

Şoygu ayrıca, birçok ABD müttefikinin kara konuşlu ABD füzelerini satın alma veya bu tür sistemleri ulusal ya da ortak üretimle geliştirme sürecine girdiğini söyledi. Yeni anlaşmalarda yalnızca ABD değil, NATO’daki diğer nükleer devletlerin – özellikle Birleşik Krallık ve Fransa’nın – envanterlerinin de hesaba katılması gerektiğini vurguladı.

Enerji altyapılarına saldırılar ve ateşkes vurgusu

Ukrayna’nın enerji tesislerine saldırılarına dikkat çeken Şoygu, ABD’nin katılımıyla bu tür saldırıların durdurulmasına yönelik varılan anlaşmalara rağmen Kiev yönetiminin, Avrupa ülkelerinin desteğiyle saldırılarına devam ettiğini belirtti. Ayrıca, Rus sınır bölgelerine yönelik bombardımanların, sabotaj ve İHA’larla gerçekleştirilen eylemlerin sürdüğünü ifade etti.

Bu bağlamda, Ukrayna ve Rusya arasında tartışmalı bölgelerden biri olan Zaporijya Nükleer Santrali’ne yönelik saldırı iddiaları dikkat çekiyor. Santral, uluslararası toplum tarafından Ukrayna toprağı olarak tanınsa da, 2022 yılında Rusya’nın kontrolüne geçti. Ukrayna ise burayı hâlâ kendi egemen toprakları olarak görüyor ve bu nedenle bölgedeki çatışmalar özellikle hassas bir boyut taşıyor.

Ateşkes konusuna da değinen Şoygu, Rusya’nın sahadaki gerçekliklerin ve çıkarlarının tam anlamıyla dikkate alınması koşuluyla barış görüşmelerine açık olduğunu kaydetti. Batılı elitlerin bu süreci baltalama çabasında olduğunu ve Ukrayna’daki askeri faaliyetlerin sürmesini desteklediğini belirtti.

Saha durumu: Kursk’ta temizlik operasyonu tamamlanmak üzere

Kursk Bölgesi’nde yürütülen operasyonların son aşamaya geldiğini açıklayan Şoygu, bölgenin kısa süre içinde tamamen militanlardan arındırılacağını kaydetti. Urengoy-Pomary-Uzhgorod doğalgaz boru hattının bir bölümünün kullanıldığı Akış Operasyonu’nun başarıyla tamamlandığını belirtti. Bölgedeki suçların belgelenmesi gerektiğini ve hayatta kalanların terörist olarak yargılanacağını söyledi.

Ayrıca, Lugansk, Donetsk, Herson ve Zaporijya bölgelerinde Rus güçlerinin sahada ilerlemeye devam ettiğini ifade etti. Bu bölgeler, uluslararası toplum tarafından Ukrayna’nın parçası olarak tanınmakla birlikte, Rusya tarafından ilhak edilmiş ve kontrol altına alınmış durumdadır. Bu nedenle “özgürleştirme” ifadesi, Rus resmi söylemini yansıtmakta; taraflar arasında toprak statüsüne ilişkin görüş ayrılığı sürmektedir.

ABD askerlerinin Avrupa’daki varlığı

ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa’dan 20 bin asker çekme niyetine de değinen Şoygu, bu adımın henüz somut bir uygulamaya dönüşmediğini hatırlattı. NATO tatbikatları kapsamında Avrupa’ya fazladan asker sevk edildiğini ve bu birliklerin bazılarının bölgede kalmaya devam ettiğini belirtti. Geri çekilme gerçekleşirse, ABD asker sayısının 2020-2022 seviyelerine dönebileceğini söyledi.

Birlik Devleti savunması ve bölgesel güvenlik

Şoygu, Rusya ve Belarus’un birleşik savunma alanının bütünlüğünün sağlanması ve stratejik caydırıcılığın ortak faaliyetlerle uygulanması hedeflerinin Aralık 2024’te onaylanan Birlik Devleti Güvenlik Konsepti’nde yer aldığını belirtti. Bu belgelerin, her iki ülkenin güvenlik konseylerinin katılımıyla hazırlandığını vurguladı.

Çin ile stratejik bağlar güçleniyor

Şoygu, Çin ile ilişkilerin tarihteki en güçlü dönemine girdiğini söyledi. Pekin’e gerçekleştirdiği ziyarette güvenlik konseyleri arası iş birliğinin derinleştirilmesine yönelik önemli adımlar atıldığını vurguladı. İkili ilişkiler; ticaret, enerji, teknoloji ve tarım gibi çok sayıda alanda daha kapsamlı projelerle destekleniyor.

Şoygu’nun açıklamaları, Moskova’nın güvenlik stratejisinde nasıl bir yön izlediğine dair net ipuçları sunuyor. Nükleer caydırıcılıkta sertleşen söylemler ve Avrupa’daki gelişmeler karşısında gösterilen hassasiyet, küresel dengeleri doğrudan etkileyecek türden.

Kaynak: İHA

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Önceki Haber

Aerobalistik füze nedir?

Sonraki Haber

HÜRKUŞ-II teslimata gün sayıyor