Karanlık Aydınlık

Papa 14. Leo İznik’e geliyor

Katolik dünyasının ruhani lideri Papa 14. Leo, 1700. yıl dönümü yaklaşan İznik Konsili için Türkiye ziyareti hazırlığı ile dikkat çekiyor.
Fotoğraf:AP

Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo, papalık görevine seçilmesinin ardından kamuoyuyla ilk büyük buluşmasını Vatikan’da gerçekleştirdi.

Yaklaşık 4 bin gazetecinin katıldığı 6. Paulus Salonu’ndaki bu buluşma, Papa’nın hem küresel iletişim politikalarına dair mesajlar verdiği hem de gelecek dönemde izleyeceği diplomatik ve dini vizyonun ipuçlarını sunduğu bir konuşma ile dikkat çekti.

Papa’dan gazetecilere: “Barış, dilimizde başlar”

Papa Leo, konuşmasında özellikle medya temsilcilerine seslendi. Günümüz dünyasında iletişimin sadece bilgi aktarma aracı olmadığını vurgulayan Papa, “Barış, her birimizin diğerine nasıl baktığı, nasıl dinlediği ve ne söylediğiyle başlar” diyerek iletişimin barışın inşasında kritik rol oynadığını ifade etti. Medya çalışanlarını nefret, önyargı ve kutuplaşmayı körükleyen söylemlerden uzak durmaya çağırdı.

“Kelimeyi silahsızlandırırsak, dünyayı da silahsızlandırabiliriz” diyen Papa Leo, ifade biçimlerinin sadece bireyler değil, toplumlar arasında da köprü kurma veya uçurum yaratma potansiyeli taşıdığını belirtti. Bu söylem, Papa’nın iletişimi ahlaki ve insani bir sorumluluk olarak gördüğünü ortaya koyuyor.

“Zamanın ruhuna kayıtsız kalamayız”

Konuşmasında, dünyada giderek derinleşen çatışmalara, eşitsizliklere ve etik bunalımlara da dikkat çeken Papa Leo, hem kilise hem de medya kurumlarının “tarihin ve zamanın dışında” kalamayacağını söyledi.

Bu çağrısıyla özellikle toplumsal sorumluluk sahibi gazeteciliğin önemine işaret eden Papa, olağan dönemlerde bile duyarlılığın yüksek tutulması gerektiğini; kriz dönemlerinde ise bu sorumluluğun daha da arttığını vurguladı.

Bu bağlamda Papa’nın mesajı yalnızca Katolik dünyasına değil; etik değerlere dayalı bir kamuoyunun inşasına katkıda bulunmayı hedefleyen tüm gazetecilik anlayışlarına yönelikti.

Yapay zekâ ve etik medya kullanımı

Papa Leo, konuşmasında dijitalleşen medya dünyasına ve yapay zekâ teknolojilerinin yükselişine de değindi. Teknolojinin insani faydaya dönüşebilmesi için etik ilkelerle sınırlandırılması gerektiğini vurgulayan Papa, “Yapay zekâ, iletişimin daha adil, erişilebilir ve insan odaklı olması için kullanılmalı. Aksi takdirde yeni bir manipülasyon alanı doğar” dedi.

Bu sözler, Vatikan’ın teknolojik gelişmelere kapalı değil; ancak bunları insanlık yararına kullanılabilecek bir zemine oturtma konusunda kararlı olduğunun da altını çiziyor.

“Sessizlerin sesi olun”

Papa Leo, gazetecilere hitaben yaptığı konuşmada, medyanın yalnızca güçlüleri değil, sesi duyulmayanları da gündeme taşıması gerektiğini söyledi. “Gösterişli ve gürültülü değil, sessizlerin sesini duyabilen bir iletişime ihtiyacımız var” diyerek haberlerin yalnızca sansasyon değil, toplumsal adaletin taşıyıcısı olması gerektiğini vurguladı.

Ayrıca gazetecilerden, yoksulluk, göç, iklim krizi, toplumsal eşitsizlik gibi konuları daha derinlemesine ele almalarını ve umut taşıyan hikâyelere de alan açmalarını istedi. Böylece iletişimin sadece tespit değil, dönüştürme gücüne sahip bir araç olarak kullanılabileceğini ima etti.

İznik mesajı: “Hazırlanıyoruz”

Toplantı sonrasında gazetecilerle birebir sohbetler gerçekleştiren Papa Leo’ya, Papa Francis’in tamamlayamadığı bir arzusu soruldu: 325 yılında düzenlenen Birinci İznik Konsili’nin 1700. yıl dönümünde Türkiye’ye yapılması planlanan ziyaret…

Papa Leo bu soruya, “Bunu biliyorum. Hazırlanıyoruz” cevabını vererek hem sembolik hem de diplomatik önemi büyük olan bu ziyaretin planlandığını ilk kez resmen duyurmuş oldu.

Papa için İznik neden bu kadar anlamlı?

Papa Leo’nun İznik’e olan ilgisi sadece selefi Papa Francis’in tamamlayamadığı bir arzuyu gerçekleştirmekle sınırlı değil. İznik, Hristiyanlık tarihinin şekillendiği, inanç temelinin belirlendiği bir yer olarak Katolik dünyasında büyük anlam taşıyor.

325 yılında Roma İmparatoru Konstantinos’un çağrısıyla toplanan Birinci İznik Konsili, Hristiyan inancının en tartışmalı doktrinlerini karara bağladığı bir kilometre taşıydı.

Hazreti İsa’nın kutsallığı, teslis inancı, mezhep ayrılıkları gibi konular bu konsilde masaya yatırıldı. Sonuç olarak ortaya çıkan “İznik İnanç Bildirgesi”, bugün bile Katolik, Ortodoks ve pek çok Protestan kilisesinin temel inanç metni olarak kabul ediliyor.

Papa Leo’nun bu ziyaretle vermek istediği üç önemli mesaj var:

  1. Tarihi bir sorumluluğun ifası: İznik Konsili, sadece Katolik Kilisesi’nin değil, tüm Hristiyan aleminin ortak hafızasında özel bir yer tutuyor. Papa’nın bu konsilin 1700. yılına bizzat katılarak İznik’te anma töreni düzenlemesi, bu hafızaya gösterilen saygının ve sürekliliğin sembolü olarak görülüyor.
  2. Mezhepler arası birliğe çağrı: İznik Konsili, Doğu ve Batı kiliselerinin aynı masada yer aldığı ender tarihlerden biridir. Papa Leo’nun bu miras üzerinden bir ziyaret gerçekleştirmesi, Katolik ve Ortodoks dünyası arasında süregelen ekümenik diyaloğu güçlendirme amacı taşıyor. Bu ziyaretin, mezhepler üstü bir birlik çağrısı olarak yankı bulması hedefleniyor.
  3. Türkiye-Vatikan ilişkilerinde yeni sayfa: Papa Leo’nun ziyareti sadece dini değil, diplomatik bir hamle olarak da değerlendiriliyor. Vatikan’ın Türkiye ile kurduğu diyalog kanallarını güçlendirmesi, hem dini hoşgörü hem de barış diplomasisi açısından önemli bir sembol olabilir. İznik ziyareti, Vatikan’ın Anadolu topraklarına verdiği önemin bir göstergesi olarak da yorumlanabilir.

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Önceki Haber

PKK resmen silah bıraktı: Şimdi ne olacak?

Sonraki Haber

HÜRJET, FEINDEF 2025’te İspanyol Hava Kuvvetleri renkleriyle sergileniyor