ABD’nin Pakistan’a AIM-120C-8 AMRAAM hava-hava füzelerinin satışına onay vermesi, Güney Asya’da dengeleri yeniden tartışmaya açtı.
Bölgedeki en büyük rakibi Hindistan, bu gelişmeyi güvenlik açısından endişeyle karşılarken, satışın Pakistan Hava Kuvvetleri’nin caydırıcılığını artıracağı ve bölgedeki hava üstünlüğü mücadelesini kızıştıracağı yorumları yapılıyor. Washington’un bu kararı, ABD’nin bölgedeki stratejik önceliklerinde olası bir değişimin sinyali olarak da değerlendiriliyor.

Söz konusu gelişme, ABD Savunma Bakanlığı 6 Ekim 2025’te (DoD), Pakistan’ı gelişmiş AIM-120C-8 ve AIM-120D-3 tipi havadan havaya füzelerin tedarikini kapsayan yeni bir sözleşmeye dâhil etmesiyle yaşandı.
Raytheon üretimi bu füzeler, Pakistan’ın F-16 filosuna menzil ve hassasiyet açısından önemli bir modernizasyon getiriyor. Böylece Pakistan Hava Kuvvetleri’nin (PAF) “görüş ötesi menzil” (BVR – Beyond Visual Range) kabiliyetleri belirgin biçimde artacak.
41,6 milyar dolarlık dev AMRAAM paketi
Pakistan’ın dâhil edildiği sözleşme, ABD’nin müttefik ülkelere yönelik 41,6 milyar dolarlık AMRAAM ihracat paketi kapsamında yer alıyor.
Onaylanan paket, 30’dan fazla ülkeyi kapsıyor ve ABD tarihinin en büyük havadan havaya füze ihracatı olarak değerlendiriliyor. Washington yönetimi bu anlaşmayı, küresel güvenlik gerilimlerinin arttığı dönemde müttefik hava gücünü güçlendirme stratejisinin bir parçası olarak görüyor.
Pakistan’a ayrılacak füze miktarı açıklanmadı, ancak savunma kaynakları bu gelişmenin PAF’ın BVR kabiliyetlerinde belirgin bir sıçrama yaratacağı konusunda hemfikir.
Pakistan’ın AMRAAM modernizasyonu
AIM-120 AMRAAM (Advanced Medium-Range Air-to-Air Missile) füzesi, Batı ülkelerinin hava kuvvetlerinde uzun yıllardır ana standart mühimmat olarak kullanılıyor. En yeni versiyonlar olan AIM-120C-8 ve AIM-120D-3, gelişmiş menzil, daha hassas yönlendirme algoritmaları, yüksek dirençli veri bağlantıları ve elektronik karşı tedbirlere (ECM) karşı üstün dayanıklılıkla donatıldı.

Özellikle AIM-120D-3 modelinin ideal koşullarda 150 kilometreyi aşan menzile sahip olduğu tahmin ediliyor — bu, önceki C-serisi modellerin neredeyse iki katı.
Pakistan hâlen F-16C/D Block 50/52 uçaklarını işletiyor. Bu uçaklar halihazırda AIM-120C-5 ve C-7 modellerini kullanıyor. Yeni C-8/D-3 füzeleri, PAF’a daha uzun menzilli, daha isabetli ve daha yüksek hayatta kalma şansına sahip bir angajman kabiliyeti kazandıracak.
Pakistan neden yeni füzeler arıyor?
Pakistan her ne kadar Çin yapımı PL-15 uzun menzilli havadan havaya füzesini envanterinde bulundursa da bu sistem 2025 Mayıs’ındaki Hindistan-Pakistan çatışmasında kimi kaynaklara göre yetersiz performans göstermişti.

Çoğu Pakistan uçağı, PL-15 kullanımı tespit edilmeden etkisiz hale getirildi. Bu durum PL-15’in gerçek muharebe koşullarında güvenilirliğinin düşük olduğunu ve Hindistan açısından stratejik tehdit seviyesinin sınırlı kaldığını ortaya koydu.
Akabinde Pakistan, hava üstünlüğünü korumak için daha güvenilir Batı menşeli mühimmatlara, özellikle AMRAAM serisinin en yeni versiyonlarına yönelmeye başladı. Pakistan’ın F-16 filosunda mevcut batı menşeili hava-hava mühimmatları;
- AIM-120C-5/C-7: 75–105 km menzil
- AIM-120C-8/D-3: 130–160+ km menzil
- AIM-9M / AIM-9X: Kızılötesi güdümlü, yaklaşık 35 km menzil
Bu mühimmatlar, F-16’ların APG-68 radar sistemi ile entegre çalışıyor. Eğer AIM-120D-3’ler teslim edilirse, Pakistan’ın angajman menzili Hindistan’ın mevcut füzelerinin çoğunun ötesine geçecek. Hindistan envanterinde yalnızca Meteor füzesi bu aralığa yaklaşabiliyor.
Hindistan’ın karşı adımları
Fransız Silahlanma Genel Müdürlüğü DGA (Direction Générale de l’Armement), 19 Haziran 2025’te Rafale savaş uçağından ilk MICA NG denemesini başarıyla gerçekleştirdi. Bu füze, aktif radar (RF) ve kızılötesi (IR) arayıcı başlıklara sahip iki versiyonla geliyor ve 80–110 km menzile, yapay zekâ destekli hedef tanıma sistemine, çift itki motoruna ve yüksek karıştırma direncine sahip.

Hindistan Hava Kuvvetleri’nin 36 adet Rafale uçağı, MICA NG’ye tam uyumlu. 2026 yılında hizmete girmesi planlanan bu füze, Hindistan’ın Görsel ötesi menzilli – BVR kabiliyetini yeni nesil AMRAAM’larla rekabet edecek seviyeye taşıyabilir.
Astra Mk-II: Hindistan için yerli çözüm
DRDO tarafından geliştirilen Astra Mk-II, 130–160 km menzile sahip yerli bir BVR füze sistemidir.

Çift kademeli itki motoru, gelişmiş ara yönlendirme sistemi ve yerli radar arayıcısıyla donatılan füze, Su-30MKI, Tejas Mk1A, TEDBF ve AMCA gibi platformlarla uyumlu olacak. Seri üretime 2026–2027 döneminde başlanması planlanıyor.
Rus menşeili R-37M ve yaşanan zorluklar
Hindistan, Rusya üretimi R-37M uzun menzilli füzeyi Su-30MKI uçaklarına entegre etmeyi değerlendiriyor.
R-37M, 300–400 km menzile ve Mach 6 hızına ulaşabiliyor. Ancak bu füze MiG-31 gibi ağır av önleme uçakları için tasarlandı; çevik hava muharebeleri için uygun değil.

Yaklaşık 600 kg ağırlığındaki füze, büyük hedefler (AWACS, tankerler) için etkili olsa da manevra kabiliyeti yüksek savaş uçaklarına karşı etkinliği düşük. Ayrıca Rus datalink ve aviyonikleri, Hint uçaklarıyla tam uyum sağlamıyor. Buna karşın Astra Mk-II ve Meteor, daha hafif, çok amaçlı ve yüksek manevra kabiliyetine sahip füzeler olarak ön plana çıkıyor.
Meteor füzesi neden devreye girmedi?
Ramjet motorlu Meteor, dünyanın en gelişmiş BVR füzelerinden biri olarak kabul ediliyor. 150 km’yi aşan “kaçışı olmayan bölge” (no-escape zone) ile dikkat çekiyor. Ancak son raporlara göre Meteor hâlâ Hint Rafale uçaklarına tam olarak entegre edilmedi. Bu durum, ya Dassault kaynaklı entegrasyon gecikmeleri ya da Hint aviyonik sistemiyle uyum sorunlarından kaynaklanıyor olabilir.

2025 Mayıs’ındaki çatışmalarda Meteor kullanımına dair hiçbir kanıt bulunmaması, bu değerlendirmeyi güçlendiriyor. O dönemde Pakistan uçakları çoğunlukla S-400 hava savunma sistemleri ile düşürülmüştü.
Bölgesel denge yeniden şekilleniyor
Pakistan’ın AIM-120C-8/D-3 gibi gelişmiş AMRAAM varyantlarını alması, kısa vadede BVR dengesini Pakistan lehine çevirebilir.
Hindistan’ın çok katmanlı hava üstünlüğü stratejisi, Meteor donanımlı Rafale’lar, yerli Astra Mk-II üretimi ve MICA NG entegrasyonu ile uzun vadede teknolojik ve niceliksel üstünlüğünü korumaya çalışacak gibi duruyor.