Karanlık Aydınlık

TUSAŞ tarafından geliştirilen uçak projeleri

TUSAŞ’ın geliştirdiği KAAN, HÜRJET ve HÜRKUŞ projeleriyle Türkiye, yerli savaş ve eğitim uçaklarında küresel rekabetin güçlü aktörlerinden biri haline geliyor.
IDEF 2025. Fotoğraf: Koray Söğüt

TUSAŞ, Türkiye’nin yerli ve milli havacılık vizyonu doğrultusunda; savaş, eğitim ve görev uçakları kategorilerinde dünya standartlarında projeler geliştiriyor. Bu kapsamda KAAN, HÜRJET ve HÜRKUŞ projeleri, teknik kabiliyetleri ve ihracat potansiyelleriyle Türkiye’nin havacılıktaki yeni dönüm noktalarını temsil ediyor.

KAAN

KAAN, TUSAŞ tarafından geliştirilen Türkiye’nin ilk 5. nesil savaş uçağıdır. Milli Muharip Uçak (MMU) projesi kapsamında geliştirilen KAAN, düşük radar izi, süperseyir kabiliyeti, yapay zekâ destekli görev sistemleri ve yüksek manevra kabiliyetiyle Türkiye’yi 5. nesil uçak üretebilen sayılı ülkeler arasına taşımıştır. İlk uçuşunu 21 Şubat 2024’te başarıyla gerçekleştiren KAAN, Türk Hava Kuvvetleri’nin gelecek nesil muharip platformu olarak tasarlandı.

KAAN’ın teknik özellikleri

  • Uzunluk: 21 metre
  • Motor sayısı: 2
  • Maksimum hız: Mach 1.8
  • Gövde: Radar görünürlüğünü azaltan kompozit malzeme
  • Mürettebat: Tek kişilik kokpit
  • Görev profili: Hava-hava, hava-yer ve elektronik harp
  • Sistem altyapısı: Tamamen dijital kokpit, sensör füzyonu, yapay zekâ destekli görev yönetimi

Bu özellikleriyle KAAN, F-22, Su-57 ve J-20 gibi platformlarla aynı sınıfta konumlanıyor.

KAAN’ın motoru yerli mi?

KAAN’ın ilk prototiplerinde ABD menşeli General Electric F110 motorları kullanılıyor. Bu motorlar, F-16 uçaklarında uzun yıllardır kullanılan, performansı kanıtlanmış sistemlerdir. Test uçuşlarının güvenli şekilde yürütülmesi için başlangıç aşamasında bu tür “denenmiş motorların” tercih edilmesi, tüm beşinci nesil uçak projelerinde uygulanan standart bir mühendislik yaklaşımıdır. Aynı yöntem Güney Kore’nin KF-21, Japonya’nın F-X ve Hindistan’ın AMCA projelerinde de izlenmiştir.

Uzun vadede KAAN tamamen yerli bir güç sistemine kavuşacak. TUSAŞ ve TEI mühendisleri tarafından geliştirilen TEI-TF35000 turbofan motorunun ön tasarımı tamamlandı ve prototip üretim süreci başlatıldı. Motorun ilk ateşleme testleri 2028 civarında planlanıyor; KAAN’a entegrasyonunun ise 2032 sonrasında yapılması hedefleniyor. TF35000 devreye girdiğinde, Türkiye kendi 5. nesil savaş uçağının motorunu da üreten ülkeler arasına girecek.

KAAN hangi aşamada?

KAAN’ın test uçuşları sürüyor, ikinci prototip montaj aşamasına geldi. Uçağın sertifikasyonu askeri tipte yürütülüyor. Türk Hava Kuvvetleri’ne ilk filo teslimatlarının 2028’de başlaması, tam operasyonel kapasitenin 2030’lu yıllarda kazanılması planlanıyor. Proje kapsamında dijital ikiz teknolojisi, sanal test ortamları ve yapay zekâ tabanlı görev planlama sistemleri aktif olarak kullanılıyor. Bu sayede tasarım değişiklikleri sanal ortamda test edilip kısa sürede fiziksel prototiplere aktarılabiliyor.

KAAN’ın ihracat hedefleri ve Endonezya iş birliği

TUSAŞ, KAAN projesini yalnızca Türkiye’nin savunma ihtiyaçlarını karşılayacak bir platform olarak değil, uluslararası iş birliği ve teknoloji ihracatı aracı olarak da konumlandırıyor. Bu kapsamda Asya-Pasifik bölgesinde stratejik bir ortak olarak görülen Endonezya ile yürütülen görüşmeler öne çıkıyor.

Endonezya Hava Kuvvetleri, 2030’lu yıllarda F-16 filosunun yerini alacak 5. nesil bir savaş uçağı arayışında. Bu çerçevede TUSAŞ ile Endonezya Savunma Bakanlığı arasında 48 adet KAAN uçağını kapsayan bir ön mutabakat süreci başlatıldı. Görüşmeler yalnızca alım üzerine değil; ortak üretim, teknoloji paylaşımı ve mühendislik eğitimi gibi alanlarda da sürdürülüyor.

Endonezya daha önce Güney Kore’nin KF-21 programına ortak olmuştu, ancak takvim ve maliyet sorunları nedeniyle süreç yavaş ilerleyince alternatif olarak KAAN projesine yöneldi. TUSAŞ’ın sunduğu iş modeli, daha hızlı olgunlaşan takvimi ve teknoloji paylaşım seviyesiyle cazip bulundu.

Müzakereler KAAN’ın Blok-2 konfigürasyonu üzerinden yürütülüyor. Bu sürümde yerli radar, gelişmiş elektronik harp sistemi, artırılmış görev bilgisayarı ve daha uzun menzil kapasitesi yer alıyor. Görüşmelerin 2026’ya kadar resmileşmesi durumunda ilk ihracat teslimatlarının 2030’ların başında başlaması hedefleniyor.

Endonezya dışında Malezya, Pakistan, Katar ve Azerbaycan gibi ülkeler de projeyle ilgileniyor. TUSAŞ, KAAN’ı yalnızca Türkiye’nin hava gücü için değil; bölgesel iş birliği ve savunma ihracatı açısından da stratejik bir platform olarak konumlandırıyor.

HÜRJET – Süpersonik eğitim ve hafif taarruz uçağı

HÜRJET, TUSAŞ tarafından geliştirilen Türkiye’nin ilk süpersonik jet eğitim ve hafif taarruz uçağıdır. İlk uçuşunu 2023 yılında gerçekleştiren HÜRJET, hem pilot eğitiminde hem de silahlı görevlerde kullanılmak üzere tasarlandı. Fly-by-wire uçuş kontrol sistemi, dijital kokpit altyapısı ve 7 harici istasyonda toplam 3.000 kilogramın üzerinde mühimmat taşıma kapasitesiyle dikkat çekiyor.

Maksimum Mach 1.2 hıza ulaşabilen uçak, 45.000 feet servis tavanında görev yapabiliyor. General Electric F404-GE-102 motoruyla güçlendirilen HÜRJET, uluslararası sertifikasyon süreçleriyle eşzamanlı olarak test uçuşlarını sürdürüyor. Toplam 100 uçaklık üretim planı kapsamında Kayseri’deki TOMTAŞ tesislerinde montaj hazırlıkları devam ediyor.

HÜRJET, İtalya’nın M-346, Güney Kore’nin T-50 ve Çin’in JL-10 modelleriyle aynı pazarda konumlanıyor. Süpersonik kapasitesi ve radar donanımı sayesinde T-50’ye doğrudan rakip gösteriliyor. Son dönemde uluslararası gösteri uçuşlarına katılan HÜRJET, hem Türk Hava Kuvvetleri hem de yabancı müşteriler için ilgi çekici bir eğitim platformu olarak değerlendiriliyor.

HÜRJET’in teknik özellikleri:

  • Motor: General Electric F404-GE-102
  • İtki gücü: 17.700 lb
  • Azami hız: Mach 1.4
  • Tırmanma oranı: 48.500 feet/dakika
  • Servis tavanı: 45.000 feet
  • Menzil: 1.960 kilometre (1.060 deniz mili)
  • G limitleri: +8 / -3 G
  • Sürekli G dayanımı: 6,3 G @ 15.000 feet
  • Faydalı yük: 3.400 kg (7.500 lb)
  • Boyutlar: 13,6 m uzunluk, 9,5 m kanat açıklığı, 4,1 m yükseklik
  • Kanat alanı: 25 m²
  • Görev rolleri:
    • Tekamül jet eğitimi
    • Harbe hazırlık eğitimi
    • “Red Aircraft” (düşman simülasyonu) görevleri
    • Akrobasi gösteri uçuşları

HÜRKUŞ ve HÜRKUŞ-C – Eğitimden keşif ve hafif taarruza

HÜRKUŞ, TUSAŞ’ın geliştirdiği turboprop motorlu temel eğitim uçağıdır. HÜRKUŞ-A sivil, HÜRKUŞ-B askeri eğitim modeli olarak görev yaparken; HÜRKUŞ-C, keşif ve hafif taarruz görevleri için geliştirilmiştir.

Fotoğraf: Ufuk Temiz, Tabya Dijital

HÜRKUŞ’un teknik özellikleri:

  • Motor: Pratt & Whitney Canada PT6A-68T turboprop (1.600 beygir gücü)
  • Azami hız: 533 km/s
  • Tırmanma kabiliyeti: Dakikada 3.960 feet (yaklaşık 20 metre/saniye)
  • Uçuş tavanı: 11.970 metre (39.270 feet)
  • Menzil: 1.190 kilometre
  • G limitleri: +7 / -3 G (manevra kabiliyeti yüksek)
  • Boyutlar: 10,86 m kanat açıklığı, 11,35 m uzunluk, 3,66 m yükseklik
  • Ağırlık: Azami kalkış ağırlığı 3.300 kg
  • Yakıt kapasitesi: 494 kg
  • Diğer dikkat çekici özellikler:
    • Pilotun bayılmasına karşı Anti-G sistemi
    • Uçuş sırasında oksijen ihtiyacını karşılayan içten oksijen üretme sistemi (OBOGS)
    • Sert inişlerde darbe emici özelliğe sahip iniş takımları
    • Simüle muharebe ortamlarında eğitim imkânı sunan yazılımlar
    • Uçuş simülatörüyle tam uyumluluk (eğitim verimliliği için)
Fotoğraf: Koray Söğüt, Tabya Dijital

HÜRKUŞ-C ise aynı hava aracının silah yükte desteklenmiş, göreve uygun şekilde dönüştürülmüş versiyonudur.

Türk Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) ve Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı (EASA) tarafından sertifikalandırılmış olan HÜRKUŞ, Türkiye’nin bu alandaki ilk uluslararası sertifikalı uçağıdır. Bu sertifikalar, HÜRKUŞ’un uluslararası pazardaki güvenilirliğini artırmıştır.

HÜRKUŞ-C, Roketsan üretimi L-UMTAS ve Cirit füzeleriyle silahlandırılabiliyor. Gelişmiş elektro-optik keşif sistemleriyle donatılan uçak, sınır güvenliği, terörle mücadele ve düşük yoğunluklu çatışma ortamlarında etkin görev yapabiliyor. Düşük operasyon maliyetiyle özellikle Afrika ve Asya ülkelerinde ilgi görüyor.

Fotoğraf: Koray Söğüt, Tabya Dijital

Çad ve Nijer’e yapılan teslimatlar tamamlanmış durumda. Ayrıca Özbekistan ve Nijerya ile yeni ihracat görüşmeleri yürütülüyor. TUSAŞ, HÜRKUŞ-C’nin 2026 itibarıyla yeni blok konfigürasyonunu tanıtmayı planlıyor.

TUSAŞ’ın KAAN, HÜRJET ve HÜRKUŞ projeleri, Türkiye’nin havacılıkta dışa bağımlılığı azaltma hedefinin somut adımları . Geliştirilen bu platformlar, hem teknik kabiliyetleriyle hem de ihracat potansiyelleriyle Türkiye’yi küresel savunma sanayinde daha güçlü ve rekabetçi bir konuma taşıyor. Önümüzdeki yıllarda bu projelerin olgunlaşmasıyla birlikte, Türkiye’nin sadece kullanıcı değil; teknoloji geliştiren ve paylaşan bir havacılık ülkesi haline gelişi pekiştirilecek.

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Haber

Suudi Arabistan 48 adet F-35 talep etti

Sonraki Haber

TUSAŞ tarafından geliştirilen helikopter projeleri