Karanlık Aydınlık

Madleen gemisindeki Türk aktivistler kimdir?

İsrail’in el koyduğu Madleen gemisindeki Türk aktivistler Hüseyin Şuayb Ordu ve Yasemin Acar kimdir?

1 Haziran’da Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Madleen gemisi, İsrail ablukasını barışçıl yollarla protesto eden bir sivil girişimin sembolü haline geldi. Norveç bayraklı olan gemide farklı ülkelerden gelen toplam 12 aktivist yer aldı.

9 Haziran 2025 tarihinde ise gemi İsrail donanması tarafından uluslararası sularda durdurularak el konuldu ve tüm aktivistler gözaltına alındı. Gemi Malta açıklarından beri İsrail dronlar tarafından takip ettiği belirtiliyordu.

Israel Katz, geminin Gazze’ye ulaşmasına izin vermeyeceklerini ve direniş olursa müdahalede bulunacaklarını belirtmiş, Greta Thunberg’i suçlamıştı. Şu anda gemi Aşdod limanına çekilmiş durumda ve yolcular İsrail tarafından sınır dışı edilmek üzere tutuluyor.

Farklı ülkelerden ve milletten isimlerin bulunduğu Madleen gemisinde Türk iki isim de yer alıyor; Hüseyin Şuayb Ordu ve Yasemin Acar.

Hüseyin Şuayb Ordu kimdir?

Aslen Osmaniyeli olan Hüseyin Şuayb Ordu, uzun süredir Almanya’da serbest meslek sahibi olarak yaşamını sürdürmektedir. 2017 yılından bu yana eşi Sümeyra Mittelmeer ile birlikte çeşitli insani yardım projelerinde gönüllü olarak görev almaktadır.

Özellikle Filistin’e yönelik yardım kampanyalarıyla tanınan Ordu çifti, bugüne kadar Gazze’deki yetimlere gıda ve kırtasiye desteği, Ramazan ayında sıcak yemek dağıtımı, kış aylarında battaniye ve giysi yardımları gibi birçok kampanyaya öncülük etmiştir. Yardımlar, çoğunlukla Avrupa’daki Türk ve Müslüman topluluklardan toplanan bağışlarla finanse edilmektedir ve yerel STK’lar aracılığıyla Gazze’ye ulaştırılmaktadır.

1 Haziran 2025 tarihinde İtalya’nın Katanya limanından yola çıkan Madleen gemisinin mürettebatında gönüllü olarak yer alan Hüseyin Şuayb Ordu, yolculuk sırasında sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda Türk kimliği nedeniyle ekstra risk altında olduğunu dile getirmiştir. “Belki de gemideki en riskli kişi benim… Arada kaynama ihtimalim var. Öfkeyi üzerimden çıkartabilirler.” diyerek İsrail müdahalesine karşı duyduğu endişeyi ifade etmiş ve herhangi bir can kaybı durumunda kendisi dahil hiç kimsenin direniş göstermemiş olacağını net bir şekilde dile getirmiştir.

Gemide suç unsuru olabilecek hiçbir şeyin bulunmadığını belirten Ordu, sivil ve insani bir misyonla hareket ettiklerini vurgulamıştır. İsrail’in 9 Haziran 2025’te gerçekleştirdiği müdahale öncesinde yaptığı açıklamalarda, Türkiye’den destek çağrısında bulunmuş ve uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmeye çalışmıştır.

Yasemin Acar kimdir?

Almanya’da doğup büyüyen Yasemin Acar, 37 yaşında ve Freedom Flotilla Coalition (FFC) organizasyonunun basın koordinatörü ve yürütme kurulu üyesidir. Almanya’da siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler eğitimi alan Acar, gençlik yıllarından itibaren mülteci hakları, kadın hakları ve savaş karşıtı hareketlerde aktif olarak yer aldı. İnsan hakları alanındaki tecrübesi onu Avrupa’daki birçok sivil toplum ağıyla çalışmaya yöneltti.

Almanya’da göçmen topluluklarına yönelik pek çok projede yer aldı. Ukrayna krizinde 15.000 gönüllüyü organize eden Berlin Arrival Support oluşumunu kurarak Berlin Senatosu’na danışmanlık verdi.

Özellikle Filistin’e uygulanan ambargoya karşı yürütülen sivil direniş hareketlerinde aktif rol alarak; bu kapsamda kampanyalar düzenledi, seminerler verdi ve çeşitli yardım konvoylarının organizasyonunda yer aldı.

Yasemin Acar, Madleen gemisine hem aktivist hem de organizatör kimliğiyle katılmıştır. 8 Haziran 2025’te gerçekleştirdiği canlı yayınlarda, geminin yalnızca insani yardım taşıdığını ve sivil bir misyonla hareket ettiklerini defalarca vurgulamıştır. “Eğer İsrail bize saldırırsa, bu onların uzun savaş suçları listesine bir yenisidir. Biz sadece insani yardım taşıyoruz, silah taşımıyoruz.” ifadeleriyle kamuoyuna seslenmiştir.

İsrail’in uyguladığı dezenformasyon politikalarına karşı sürekli olarak gerçekleri tekrar etmek zorunda kaldığını belirten Acar, barışçıl direnişin önemine dikkat çekmiş ve uluslararası toplumu Gazze’ye yönelik ambargoya karşı daha duyarlı olmaya çağırmıştır.

Aktivistler nasıl bir araya geldi?

Madleen gemisindeki gönüllü ekip, farklı ülkelerde faaliyet gösteren insan hakları ve barış kuruluşlarının çağrısıyla bir araya geldi. Freedom Flotilla Coalition (FFC) çatısı altında toplanan bu aktivistler, uzun süredir Gazze ablukasına karşı düzenlenen sivil direniş hareketlerinde görev alan deneyimli kişilerden oluşuyordu.

Katılımcılar arasında sağlıkçılar, hukukçular, gazeteciler ve yardım gönüllüleri yer alıyordu. Her biri kendi ülkelerinde yürüttükleri kampanyalar ve sivil girişimlerle tanınıyor; Madleen yolculuğu için aylardır süren hazırlıkların ardından seçilerek gemiye davet edildiler.

Seçim süreci, FFC tarafından belirlenen kriterlere göre yürütüldü. Adaylar gönüllülük başvurusu yaptıktan sonra geçmiş aktivist deneyimleri, şiddetsiz eylem konusundaki duyarlılıkları ve ekip çalışmasına yatkınlıkları değerlendirilerek belirli mülakat süreçlerinden geçirildi. Nihai seçim, misyonun barışçıl yapısına ve çeşitliliğine katkı sağlayacak şekilde oluşturuldu.

Barış için şiddetsiz direniş; ‘nonviolent direct action’ yaklaşımı

Madleen yolculuğu, “şiddetsiz doğrudan eylem” olarak bilinen ve İngilizcede “nonviolent direct action” şeklinde tanımlanan bir direniş biçimini esas alıyordu. Bu yaklaşım, fiziksel veya sözlü şiddet içermeyen, sivil itaatsizlik temelinde geliştirilen bir protesto yöntemidir.

Aktivistler, hiçbir silah taşımadan ve saldırgan tutum sergilemeden, sadece varlıklarıyla ve insani yardımla Gazze ablukasına dikkat çekmeye çalıştılar. Gemide yapılan tüm hazırlıklar bu ilke doğrultusunda gerçekleşti; katılımcılara eylem sırasında şiddetsiz duruşlarını korumaları için eğitimler verildi. Bu yöntem, uluslararası kamuoyunun dikkatini barışçıl yollarla çekmeyi amaçlar.

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Önceki Haber

ABD, Ukrayna’ya gönderilecek füzeleri Orta Doğu’ya yönlendirdi

Sonraki Haber

Ukrayna, Savasleyka Rus hava üssünü vurdu