Ukrayna ile Rusya arasında devam eden savaş, Karadeniz’de büyük bir mayın tehdidine yol açtı. Çatışmaların başladığı 2022 yılından bu yana, Ukrayna kıyılarında döşenen mayınların bazıları fırtınalar ve akıntılar nedeniyle sürüklenerek uluslararası sulara yayıldı. Türkiye dahil Karadeniz’e kıyısı olan ülkeler için ciddi bir tehdit oluşturan bu mayınlar, hem deniz taşımacılığını hem de kıyı güvenliğini riske atıyor.
Savaşın başında, Ukrayna ordusu, Rusya’nın denizden saldırılarını engellemek amacıyla özellikle Odesa ve diğer liman kentleri açıklarına savunma amaçlı deniz harp mayınları döşedi. NATO ve bölgedeki ülkelerin açıklamalarına göre, Karadeniz’de tespit edilen mayınların bir kısmının Ukrayna tarafından döşendiği belirtiliyor. Ancak Rusya, Ukrayna’yı Karadeniz’e gelişigüzel mayın döşemekle suçlarken, Ukrayna ise Rusya’nın denizde mayınlama faaliyetleri yürüttüğünü ve Ukrayna’nın döşediği mayınların kontrol altında olduğunu savunuyor. Tarafsız kaynaklar, savaşın getirdiği belirsizlik nedeniyle kesin sayı ve kaynağın tespit edilmesinin zor olduğunu belirtiyor.

Karadeniz’deki mayınların büyük kısmı, demirli deniz mayınları olup, zincirlerle deniz tabanına bağlı şekilde konumlandırılıyor. Ancak fırtına ve akıntılar nedeniyle zincirlerinden kopan bazı mayınlar sürüklenerek farklı bölgelere yayılabiliyor. Bunun yanı sıra, uzaktan kontrol edilebilen veya temas halinde patlayan mayınlar gibi farklı tipler de Karadeniz’de tehdit oluşturmaya devam ediyor.
Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) ve NATO verilerine göre, denizde halen aktif yüzlerce mayın bulunuyor. Karadeniz’e kıyısı olan ülkeler tarafından yapılan mayın temizleme operasyonları devam etmekle birlikte, uzmanlar bu sürecin en az 5 ila 10 yıl sürebileceğini tahmin ediyor. Özellikle deniz trafiği açısından kritik olan bölgelerde, bu tehdit uzun süre varlığını sürdürebilir.
Mayın Temizliği için Eğitim
Bu kapsamda, Milli Savunma Bakanlığı (MSB), mayın temizleme sürecinde görev alacak personelin eğitimine yönelik olarak, Hafif Otonom Su Altı Aracı (HOSA) Eğitim Sahası’nda özel bir tatbikat gerçekleştirildiğini duyurdu. “Çok Sığ Suda Mayın Karşı Tedbirleri Eğitimi” kapsamında, Mayın Harbi Dalgıçları, HOSA Timi ve Eğitici SAS Komandosu ile TCG AKÇAY mayın avlama gemisi görev aldı.

Bu eğitimde, özellikle kıyıya yakın bölgelerde bulunan mayınların tespit edilmesi ve etkisiz hale getirilmesi için gelişmiş teknikler uygulandı. Hafif Otonom Su Altı Araçları (HOSA), su altındaki mayınları belirleyerek dalgıçların müdahalesini kolaylaştırıyor. Eğitime katılan SAS komandoları ve mayın harbi dalgıçları, olası bir mayın temizleme operasyonunda nasıl hareket edeceklerine dair kritik bilgileri pekiştirdi.
Karadeniz’de sürüklenen mayınlar, ticari gemiler ve balıkçılar için büyük bir tehdit oluşturuyor. Geçmişte Romanya ve Bulgaristan kıyılarında mayın tespit edilerek imha edilmişti. Türkiye ise Karadeniz’deki deniz trafiğinin güvenliğini sağlamak amacıyla sürekli taramalar gerçekleştiriyor.
Uzmanlar, mayınların tamamen temizlenmesinin yıllar alacağını ve bu sürecin en az 5 ila 10 yıl sürebileceğini belirtiyor. NATO ve IMO yetkilileri, savaş sonrası dönemde de mayın tehdidinin süreceğini ve deniz güvenliği açısından dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Bu nedenle, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yürüttüğü bu tür eğitimler, denizdeki riskleri en aza indirmek adına büyük önem taşıyor.
Ukrayna-Rusya savaşı esnasında Karadeniz’e dökülen deniz harp mayınlarının savaş sonrasında temizlenmesinde görev alacak personelin birlikte çalışabilirliğine yönelik olarak Hafif Otonom Su Altı Aracı (HOSA) Eğitim Sahası’nda; Mayın Harbi Dalgıçları, HOSA Timi ve Eğitici SAS… pic.twitter.com/zbSK9pAj9Y
— T.C. Millî Savunma Bakanlığı (@tcsavunma) February 7, 2025
Kaynak: MSB, NATO, IMO