Japonya, Kyoto açıkları üzerinde Rus casus uçağını takip etti

Japonya Savunma Bakanlığı, 25 Ekim’de Japon Denizi üzerinde Rusya’ya ait bir IL-20 tipi keşif uçağının tespit edilmesi üzerine Hava Öz Savunma Kuvvetleri’ne (JASDF) bağlı savaş uçaklarının acil kalkış gerçekleştirdiğini duyurdu.

Bakanlığın Genelkurmay Başkanlığı tarafından yayımlanan açıklamaya göre, Rus IL-20 uçağı kıta yönünden Japon Denizi’ne yaklaşarak güneybatı rotasında ilerledi ve Kyoto Eyaleti’nin Kyogamisaki Burnu açıklarında kuzeybatı yönüne döndü. Uçak daha sonra rotasını tersine çevirerek anakaraya geri döndü.

Açıklamada, Japon Hava Öz Savunma Kuvvetleri’nin Kuzey Hava Savunma Komutanlığı’na bağlı savaş uçaklarının uçağı önlemek ve izlemek üzere havalandığı belirtildi. Bakanlık, IL-20’nin Japon hava sahasını ihlal etmediğini doğrularken, Japonya’nın olası ihlallere karşı sürekli alarm durumunu sürdürdüğünü vurguladı.

Yayımlanan fotoğraflara göre, tespit edilen uçağın Ilyuşin Il-20M tipi olduğu ve RF-75936 tescil numarası ile 174011604 üretim numarasını taşıdığı değerlendiriliyor. Bu tespit, resmi ekipman beyanı yerine görsel analizlere dayanıyor.

IL-20, Rus Hava Kuvvetleri tarafından sinyal ve elektronik istihbarat (SIGINT/ELINT) görevlerinde kullanılan çift motorlu turboprop bir keşif uçağı olarak biliniyor. Japonya çevresinde bu tür Rus keşif uçuşlarının özellikle askeri tatbikatlar veya artan bölgesel faaliyetlerle eş zamanlı olarak sıkça gözlemlendiği biliniyor.

Savunma Bakanlığı, olayın Japonya’nın rutin hava sahası gözetleme faaliyetleri kapsamında gündüz saatlerinde tespit edilip takip edildiğini bildirdi. Açıklamada, Öz Savunma Kuvvetleri’nin yabancı uçakların Japon hava sahasına yaklaşması durumunda uygun ve derhal önlemler alarak ülke egemenliğini ve vatandaşların güvenliğini korumaya devam edeceği belirtildi.

Tokyo yönetimi son yıllarda Japon Denizi ve ülkenin kuzey yaklaşım bölgelerinde radar kapsama alanını ve hava savunma hazırlık seviyesini güçlendirdi. Bu adımlar, bölgedeki güvenlik dengelerinin değiştiği bir dönemde Japonya’nın artan teyakkuz politikasının parçası olarak değerlendiriliyor.