İsviçre ile ABD arasında F-35 anlaşmasında fiyat krizi büyüyor
İsviçre'nin ABD'den aldığı F-35A savaş uçakları için ek maliyet talebi ülkede siyasi krize ve kamuoyu tepkisine neden oldu.

İsviçre'nin ABD'den satın almayı planladığı F-35A savaş uçakları konusunda taraflar arasında fiyat artışı nedeniyle ciddi bir anlaşmazlık yaşanıyor. 2022 yılında yapılan anlaşmada sabit fiyat prensibine dayanılmasına rağmen, Washington yönetimi enerji, ham madde fiyatları ve enflasyondaki artışları gerekçe göstererek ek ödeme talebinde bulundu.
İsviçre, 36 adet F-35A uçağı için 19 Eylül 2022'de yaklaşık 7,4 milyar dolarlık bir anlaşmaya imza atmıştı. Ancak ABD'nin yeni fiyat talebiyle bu maliyetin yaklaşık 1,7 milyar dolar artabileceği tahmin ediliyor. İsviçre Savunma Bakanlığı, sabit fiyat maddesinde ısrarcı olduğunu bildirirken, konunun hukuki yollarla çözülemeyeceğini belirterek diplomatik görüşmelere başladıklarını açıkladı. Bakanlık, anlaşmazlık çözülemediği takdirde alımın iptal edilebileceğini duyurdu.
Le Monde gazetesi, bu durumu “ulusal skandal” olarak nitelendirdi. Haberde, İsviçre hükümetinin ABD tarafından kandırıldığını ima ettiği ve sabit fiyat maddesinin anlaşmada yer aldığını savunduğu belirtildi.

İsviçreli yetkililerden ve siyasilerden sert tepkiler
İsviçre Savunma Tedarik Kurumu Armasuisse Başkanı Urs Loher, "Sözleşme sözleşmedir" diyerek, sabit fiyat prensibine vurgu yaptı ve mevcut durumun beklenmedik bir gelişme olduğunu belirtti.
İsviçre Savunma Bakanı Martin Pfister, 25 Haziran’da yaptığı açıklamada, F-35’lerin vergi mükelleflerine ek 1 milyar İsviçre Frangı'na mal olabileceğini kabul etti. Bu açıklama, sabit fiyat söyleminin yalnızca F-35’in seçimini desteklemek amacıyla kurgulandığı yönündeki eleştirileri güçlendirdi.
Ülkedeki çeşitli siyasi partilerden milletvekilleri de fiyat artışına sert tepki gösterdi. Sosyal Demokrat Parti'den Fabian Molina, anlaşmanın kabulü sürecinde halkın yanıltıldığını savundu. Yeşil Liberal Parti'den Corina Gredig, ABD'ye karşı daha dirençli bir duruş sergilenmesi gerektiğini ifade etti. İsviçre Halk Partisi'nden Mauro Tuena, fiyat artışı talebini "zor bir başlangıç noktası" olarak nitelendirirken, Radikal Parti'den Peter Schilliger, maliyetin azaltılması için çalışılması gerektiğini vurguladı. Merkez Parti'den Marianne Binder-Keller ise sabit fiyat ilkesinde ısrarcı olunmasının doğru bir tutum olduğunu dile getirdi.
F-35 seçimine ilişkin yolsuzluk iddiaları ve ABD'den açıklama
Haberde, ABD yönetiminin şimdiye dek sessiz kaldığı ancak “sabit fiyat” konusunda bir “yanlış anlaşılma” olduğunu dile getirdiği aktarıldı. Öte yandan bazı gözlemciler, ödenecek ek maliyetin iki katına çıkabileceğini öngörüyor.
Fransız Rafale savaş uçakları yerine F-35’in tercih edilmesi süreci de eleştirilerin odağında. İsviçreli Milletvekili Pierre-Alain Fridez, ihale sürecinde Amerikan uçağı lehine hile yapıldığını düşündüren unsurlar bulunduğunu, seçim kriterlerinin yalnızca F-35'e uyacak şekilde kurgulandığını ve şeffaflık kurallarının ihlal edildiğini belirtti. Fridez, bu durumun gerçek bir devlet skandalı olduğunu ifade etti.
İsviçre Halk Partisi (SVP), ABD'nin fiyat artışı talebini "maliyet fiyaskosu" olarak nitelendirdi. SVP'den yapılan açıklamada, Federal Konsey'in sabit fiyatlı adil bir sözleşme yapmaktan aciz olduğu ifade edildi.

İsviçre Temsilciler Meclisinin denetim komisyonu, sabit fiyat maddesiyle ilgili anlaşmazlığın araştırılması amacıyla soruşturma başlattı. Soruşturmanın, 2022 yılında F-35A anlaşmasına dair yürütülen incelemenin devamı niteliğinde olduğu belirtildi. Komisyon, uzman görüşlerinden faydalanarak hükümetin bilgi paylaşımını ve sürecin şeffaflığını mercek altına alacak.
Kamuoyu F-35 alımına karşı
Ülkede yapılan anketler, İsviçre halkının F-35A savaş uçağı alımına karşı olduğunu ortaya koyuyor. Leewas araştırma şirketinin nisan ayında yaptığı ankete göre, katılımcıların üçte ikisi alıma karşı olduğunu belirtti.
"F-35'i Durdur İttifakı" öncülüğünde yürütülen kampanyada 42 bin 500'den fazla imza toplandı. Sosyalist Parti yöneticisi Pierre-Alain Fridez, hükümetin F-35 alımıyla ilgili samimi bir tartışmaya izin vermediğini savundu. 2022'de referandum için gerekli olan 100 bin imzaya ulaşılmasına rağmen, Savunma Bakanlığı zaman yetersizliğini öne sürerek referandumu engellemişti.
Henüz yorum yapılmamış.













