Karanlık Aydınlık

İsrail’in alıkoyduğu Sumud Filosu aktivistleri yaşadıkları dehşeti anlattı

Sumud Filosu aktivistleri, İsrail’in uluslararası sularda gerçekleştirdiği müdahalenin ardından yaşadıkları kötü muameleleri İstanbul’da anlattı.

İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Küresel Sumud Filosu’nda yer alan aktivistler, İstanbul Havalimanı’na Türk Hava Yolları’na (THY) ait uçakla getirildi. THY uçağı saat 15.50’de İstanbul Havalimanı’na iniş yaptı. Aktivistlerin gelişi nedeniyle havalimanında karşılamaya hazırlık yapıldı.

Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) Mütevelli Heyet Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, Dışişleri Bakan Yardımcısı Musa Kulaklıkaya, TBMM Türkiye-Filistin Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, THY ve havalimanı yetkilileri ile çok sayıda gazeteci apronda hazır bulundu. Vatandaşlar ise apron dışında bekleyerek aktivistlere destek verdi.

Uçaktan omuzlarında Filistin kefiyesiyle inen aktivistler, “Özgür Filistin” sloganları attı. Aktivistlerden biri “Biz kazandık” diyerek duygularını ifade etti. Aktivistleri karşılayan Dışişleri Bakan Yardımcısı Musa Kulaklıkaya, her birine çiçek takdim etti. İsrail’in propaganda amacıyla tek tip kıyafetle salıverdiği aktivistler, pistte uçağa taşınan kıyafetlerle üstlerini değiştirdi.

İsrail’in uyguladığı muameleleri anlattı. Türk Hava Yolları’na ait uçakla Türkiye’ye dönen aktivistlerden İkbal Gürpınar, İsrail’in gerçek yüzünün bir kez daha ortaya serildiğini belirtti.

Aktivistler çiçeklerle karşılandı

Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) Mütevelli Heyet Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, Dışişleri Bakan Yardımcısı Musa Kulaklıkaya, TBMM Türkiye-Filistin Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, THY yetkilileri, İstanbul Havalimanı yetkilileri ve gazeteciler, aktivistleri karşılamak için apronda hazır bulundu. Vatandaşlar ise aktivistleri apronun dışındaki alanda bekledi.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Musa Kulaklıkaya, uçaktan inen aktivistleri alkışlar ve “Özgür Filistin” sloganları eşliğinde çiçekle karşıladı. Aktivistlerden biri ise “Biz kazandık” diye bağırdı. İsrail’in propaganda amacıyla tek tip kıyafetle salıverdiği aktivistler, üzerlerini piste inen uçağa taşınan kıyafetlerle değiştirdi. Aktivistler omuzlarında Filistin kefiyesiyle uçaktan indi.

“İsrailli kadın askerler daha zalimdi”

İtalyan bir milletvekiliyle aynı koğuşta kalan Gürpınar, gece boyunca odalarının defalarca değiştirildiğini ve askeri personelin hayvan sesleri çıkararak psikolojik baskı uyguladığını anlattı. “Özellikle İsrailli kadın askerler, erkeklerden daha zalimdi. Bize olmadık şeyler yaptılar. Köpek muamelesi yaptılar. Ağlamamızı istediler ama hiç ağlamadık, bilakis güldük. Şarkılar söyledik, ilahiler okuduk. Onlar şoka girdi, ‘Bunlar nasıl hala böyle mutlu olabiliyorlar?’ diye. Bizi aç bıraktılar. 14 kişilik odaya bir tabak bir şey veriyorlar, bir kaşık düşmez, öyle diyeyim ve sıfır kalorili şeyler.” ifadelerini kullandı.

Gürpınar, Rabbine şükrederek açlık ve susuzluğa karşı dirençli kaldıklarını söyledi. “Su tuvaletteki suydu. Tuvalet musluğundan akan suyla susuzluğumuzu gidermeye çalıştık. Yalvarmamıza rağmen su vermediler. İlaçlarımızın hepsini aldılar, çöpe attılar. Her şeyimizi çaldılar. Askerler kendi çantalarına notebookları, telefonları koydu, powerbankleri çaldı. Adamların varoluş sebebi o, hırsızlık. Vatanlarını çaldılar onların (Filistinlilerin).” şeklinde konuştu.

“Greta Thunberg’e işkence yapıldı”

Gazeteci Ersin Çelik, CNN Türk canlı yayınında yaptığı açıklamada, İsrail’in kendilerine insanlık dışı muamelede bulunduğunu ve özellikle iklim aktivisti Greta Thunberg’e ağır işkenceler yapıldığını söyledi. “(İsrailliler) Greta’ya çok ağır işkenceler yaptılar gözlerimizin önünde. Greta’ya zulmettiler, küçücük çocuk daha Greta. Onu süründürdüler, İsrail bayrağını öptürdüler. Naziler ne yaptıysa aynısını yaptılar.” ifadelerini kullandı.

Aktivist Ayçin Kantoğlu da Greta Thunberg’e yapılan kötü muameleye tanık olanlar olduğunu belirtti. “Greta’ya askerler vurdu. Ellerini arkadan bağladılar ve İsrail bayrağıyla yürüttüler. Bu görüntüler hepimizin gözleri önünde yaşandı.” dedi.

“İsrail sona yaklaştı”

Gürpınar, Avrupa’dan gelen katılımcıların da şahit olduklarına tepki gösterdiğini aktararak, “İtalyan milletvekili, ‘Siz çok nankörsünüz. Tarihinize bakarsanız geçmişte sizi biz koruduk. Gidince gerçek yüzünüzü herkese anlatacağım.’ dedi. Herkes bilenmiş vaziyette. Herkes memleketine döndüğü andan itibaren İsrail antipropagandası yapacak inşallah.” dedi.

“Gazze’ye yakın hapishaneye götürüldük”

Aktivist Zeynep Dilek Tekocak da alıkonulmalarının ardından şiddetin arttığını belirtti. İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in bir açıklamasını protesto ettiklerini ve bunun üzerine baskıların yoğunlaştığını söyledi. Tekocak, Gazze’ye çok yakın bir bölgedeki yeni yapılan bir hapishaneye götürüldüklerini, öncesinde bir toplama alanında diğer gemilerdeki hanımlarla bir araya geldiklerini söyledi. “72 milletten insan vardı. Birçok milletvekili, sendika başkanları, aktivistler, avukatlar, her meslek grubundan insan vardı. Aynı koğuşta kaldığımız zaman onların söylediği tek şey, ‘Ülkelerimize gittiğimiz zaman İsrail’in gerçek yüzünü anlatacağız.'”

“İsrail’in sonunu göreceğiz”

Aktivist Siyer Vakfı Kurucu Başkanı Muhammed Emin Yıldırım, “Belki Gazze’ye varamadık ama Gazze’nin sesini dünyaya duyurmak adına bir adım oldu. Yüreklerimizde Gazze’ye varamamanın bir kırgınlığı var ama nihayetinde bu ses dalga dalga yükselecek ve inşallah İsrail’in soykırımının sonunu göreceğiz.” dedi. Yıldırım, 3 gün boyunca içme suyundan mahrum bırakıldıklarını, ibadet haklarının engellendiğini, gemilerinin abluka altına alındığını ve çok aşağılayıcı muameleye maruz kaldıklarını ifade etti. Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir’in ziyareti sırasında protesto edildikten sonra oradan rezil olmuş şekilde ayrıldığını aktardı.

“Ablukayı kırdık, başardık”

Filoda yer alan gazeteci Ersin Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail’in kendilerine insanlık dışı muamelede bulunduğunu ve bazı aktivistlerin yaralandığını belirtti. “Yemek vermediler, su vermediler, artıklarını içmemizi istediler, kabul etmedik. Devletimiz bizi getirdi. Ablukayı kaldırdığımızı düşünüyoruz çünkü İsrail’de moraller çok bozuk. İnanılmaz öfkeliler, ne yapacaklarını bilmiyorlar. Bütün dünyanın onlardan nefret ettiğini görmeye başladılar. 3 gün önce ablukayı kırdık ve kırılmanın etkisini 3 gün boyunca İsrailli siyonist askerlerin ve polislerin yüzlerinden net şekilde okuduk.” dedi.

“Farklı gemilerde farklı muamele yapıldı”

Aktivist Prof. Dr. Haşmet Yazıcı, “Gazze’ye gitmek nasip olmadı. İsrail bizi uluslararası sularda alıkoydu ve 3 gün kadar bize terörist muamelesi yapıp, hapishanede kalmak mecburiyetinde bırakarak fiziksel ve psikolojik mobinge maruz bıraktı. Allah razı olsun devletimiz bizi oralardan aldı.” dedi. Yazıcı, her gemide aktivistlere farklı muamele yapıldığını, bazı arkadaşlarının 16 saat boyunca plastik kelepçelerle yolculuk etmek zorunda bırakıldığını ifade etti.

“Yeni filo çıkarsa yine gideriz”

Zeynep Dilek Tekocak, “Yeni bir filo çıkarsa hepimiz koşa koşa Gazze’ye gideriz” diyerek kararlılığını ortaya koydu. “Bugün değilse yarın, İsrail’in kendinin de yerle bir olduğunu göreceğiz. Biz başardık.” dedi.

Tekocak, alıkonuldukları süre boyunca sık sık slogan attıklarını, bu nedenle İsrail güvenlik güçlerinin histeri nöbetlerine kapıldığını belirtti. “Avrupalı arkadaşlarımız dahi İsrail’e karşı büyük bir öfke duydu. Su verilmedi, yemek verilmedi ama hiç kimse onlardan bir şey istemedi. Bu, onları daha da öfkelendirdi. Gvir geldikten sonra atılan sloganlar karşısında adeta basiretleri bağlandı. Avrupa kamuoyu İsrail’in gerçek yüzünü bu sayede daha iyi görecek.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Haber

SSB Başkanı Görgün, BMC Savunma tesislerinde Altay Tankı hazırlıklarını inceledi

Sonraki Haber

MKE, BORAN Obüsüyle Avrupa’da, fişek üretim hattıyla Moğolistan’da sahnede