Dolanan mühimmat nedir?
Dolanan mühimmat nedir, nasıl çalışır ve hangi alanlarda kullanılır? Bu yazıda dolanan mühimmat teknolojisinin özellikleri, avantajları, farkları ve dünyadan ile Türkiye'den örneklerle birlikte detaylı bir şekilde anlatılıyor.

- Dolanan mühimmatların ortaya çıkışı
- Dolanan mühimmatlar ne amaçla kullanılır?
- Dolanan mühimmatlar hangi hedeflere karşı etkilidir?
- Dolanan mühimmatlar nasıl çalışır?
- Dolanan mühimmatlar hangi menzillerde çalışır?
- Dolanan mühimmat ile kamikaze İHA arasındaki fark nedir?
- Dolanan mühimmatlar ile FPV drone’lar arasındaki fark nedir?
- Bu sistemlere yön verme yeteneği kazandıran teknolojiler nelerdir?
- Dolanan mühimmatların avantajları nelerdir?
- Dolanan mühimmatların dezavantajları ve sınırlılıkları nelerdir?
- Dünyadaki öne çıkan dolanan mühimmat örnekleri nelerdir?
- Lojistik açıdan dolanan mühimmat kullanımı ordulara ne kazandırır?
- Türkiye'nin geliştirdiği dolanan mühimmatlar nelerdir?
- Dolanan mühimmatlar uluslararası savaş hukukuna göre nasıl değerlendirilir?
Dolanan mühimmat, klasik füze veya insansız hava aracı sistemlerinden farklı olarak, havada belirli bir süre boyunca "bekleyerek" hedef arayan ve uygun hedefi tespit ettiğinde üzerine dalıp kendini patlatarak imha eden bir silah sistemidir. Genellikle tek kullanımlık olan bu sistemler, çoğu zaman kompakt boyutlara sahiptir ve tek asker tarafından taşınabilir. Dolanan mühimmatlar, "bekle-vur" (loitering strike) kabiliyetleri sayesinde, ani gelişen tehditlere karşı anlık müdahale imkânı sağlar. Bu sayede sabit rota izleyen klasik füzelerden ayrılır; çünkü kontrol tamamen kullanıcının eline ya da sistemin sensörlerine geçer.
Dolanan mühimmatların ortaya çıkışı
Dolanan mühimmatlar, 1980'li yılların sonlarından itibaren savaş alanındaki hızlı karar ve hassas müdahale ihtiyacına cevap olarak geliştirilmeye başlandı. İlk örnekler, özellikle düşman hava savunma sistemlerini bastırmak amacıyla İsrail ve Batı ülkelerinde ortaya çıktı. Bu sistemlerin ilk örneklerinden biri olan HARPY, düşman radar sinyallerini algılayıp dalışa geçerek kendini imha etmesiyle dikkat çekti.
2000’lerden sonra bu teknoloji hem daha taşınabilir hâle geldi hem de sahada daha etkili ve ucuz çözümler sunmaya başladı. ABD, İsrail ve Rusya gibi ülkelerin yatırımlarıyla dolanan mühimmatlar, yalnızca radar değil; zırhlı araçlar, mobil birlikler ve bireysel hedeflere karşı da kullanılabilir duruma geldi. Bugün bu sistemler, hem taktik hem stratejik seviyede çatışma alanlarının önemli unsurlarından biri olarak kabul edilmektedir.
Dolanan mühimmatlar ne amaçla kullanılır?
Dolanan mühimmatlar, sıcak temasın yaşandığı alanlarda ani ortaya çıkan tehditleri bertaraf etmek için tasarlanmıştır. Aynı zamanda savunma sistemlerini bastırmak, ön hat üzerinde hareketli hedefleri izlemek ve kritik altyapı unsurlarını vurmak gibi çok yönlü senaryolarda etkili bir biçimde kullanılabilirler. Özellikle zırhlı hedeflerin hareket ettiği alanlarda ya da radar sistemlerinin etkisizleştirilmesinin kritik olduğu hava savunma görevlerinde önemli rol oynarlar. Bunun yanı sıra, özel kuvvet operasyonlarında nokta vuruş kabiliyetleriyle stratejik avantaj sağlarlar.

Dolanan mühimmatlar hangi hedeflere karşı etkilidir?
Bu sistemler, sahada karşılaşılan farklı hedef türlerine karşı rahatlıkla kullanılabilir. Sabit radar istasyonları, mobil hava savunma sistemleri, tank ve zırhlı araçlar, topçu mevzileri, komuta merkezleri ve kritik altyapı unsurları dolanan mühimmatlar için öncelikli hedeflerdir. Bunun dışında, dar alanda hareket eden unsurlar ya da yüksek koruma altında bulunan yapılar da uygun hedefler arasındadır. Özellikle elektro-optik ve termal görüntüleme donanımına sahip sistemler, insan varlığını da ayırt edebilir. Gelişmiş sensörlerle donatılmış modeller, sivillerle askerî unsurları ayırt edebilme kapasitesine sahip olacak şekilde tasarlanarak hukukî sorumlulukları da hafifletmeye çalışır.
Dolanan mühimmatlar nasıl çalışır?
Dolanan mühimmatlar genellikle bir fırlatma tüpü ya da rampasından ateşlenerek havalanır. Hedef sahaya ulaştıktan sonra, sensörleri yardımıyla çevreyi tarar ve belirli sinyalleri ya da görüntüleri analiz eder. Sistem, ya kullanıcının onayıyla ya da otonom olarak bir hedefi seçer. Seçim yapıldıktan sonra hedefe kilitlenerek daldığı anda üzerindeki harp başlığını patlatarak imha eder. Büyük bir kısmı tek kullanımlık sistemlerdir.
Bu sırada GPS/INS sistemleri yön bulmayı sağlarken, elektro-optik kameralar hedefin ne olduğunu anlamasına yardımcı olur. Bazı gelişmiş modellerde yapay zekâ algoritmaları kullanılarak hedefin dost mu düşman mı olduğu, taktiksel değer taşıyıp taşımadığı gibi analizler de yapılabilir. Dolanan mühimmat, havada birkaç dakikadan bir saate kadar bekleme süresine sahip olabilir ve bu süre zarfında hedef tespiti yaparak saldırıya karar verebilir.
Dolanan mühimmatlar hangi menzillerde çalışır?
Dolanan mühimmatların menzili, tasarımlarına ve görev profillerine göre değişiklik gösterir. Hafif sınıf sistemler 5–15 km menzile sahipken, daha gelişmiş sabit kanatlı modeller 50–150 km gibi uzak mesafelere erişebilir. Bekleme süresiyle beraber bu menzil, hedef tespit yeteneği ile birleştiğinde oldukça geniş bir operasyon sahası sağlar. Uzun menzilli dolanan mühimmatlar, stratejik hedefleri derinlikte vurmaya imkân tanırken, kısa menzilli olanlar ön cephede ani tehditleri bertaraf etmekte kullanılır.

Dolanan mühimmat ile kamikaze İHA arasındaki fark nedir?
Kamikaze İHA'lar ile dolanan mühimmatlar zaman zaman birbirine karıştırılır. Her ikisi de hedefi imha etmek için kendini feda eder, ancak arasında önemli farklar vardır. Kamikaze İHA'lar genellikle önceden belirlenmiş hedeflere yönlenmek üzere programlanır ve operatör komutuyla yönlendirilir. Dolanan mühimmatlar ise belirli bir alanda bekleyerek, sensörleri aracılığıyla çevreyi tarar, hedefleri tanır ve bazen tamamen otonom karar alarak hedefe saldırır. Bu da dolanan mühimmatlara, çok daha esnek ve uyarlanabilir bir operasyonel yapı kazandırır.
Dolanan mühimmatlar ile FPV drone’lar arasındaki fark nedir?
FPV (First Person View) drone’lar da hedefe yönlendirilerek çarpışma gerçekleştiren sistemlerdir, ancak bu cihazlar genellikle manuel olarak uzaktan kontrol edilir. Dolanan mühimmatlar ise belirli bir hedef alanına gönderildikten sonra yarı otonom veya tam otonom çalışabilir.FPV drone’lar genelde sivil drone’lardan dönüştürülür, sabit kameralarla çalışır ve düşük maliyetleriyle öne çıkar. Buna karşın dolanan mühimmatlar askeri standartlara göre geliştirilmiş, gelişmiş sensör sistemleri ve yazılımlarla donatılmış sistemlerdir. FPV’ler daha çok asimetrik savaşlarda veya düşük bütçeli çatışmalarda tercih edilirken; dolanan mühimmatlar daha sofistike operasyonlarda kullanılır.
Bu sistemlere yön verme yeteneği kazandıran teknolojiler nelerdir?
Dolanan mühimmatların yön bulma ve hedefe kilitlenme yeteneği, birkaç temel teknolojiye dayanır:
- GPS/INS Tabanlı Seyir: Küresel konumlandırma sistemleri ve ataletsel navigasyon modülleriyle rotasını belirler.
- Elektro-optik / Termal Kameralar: Görsel tanımlama yaparak hedefe yönelmesini sağlar.
- Yapay Zekâ ve Görüntü İşleme: Hedef sınıflandırması, hareket analizi ve karar verme gibi görevlerde rol alır.
- Lazer Hedefleme Sistemleri: Yerden işaretleme ile hassas vuruş yapılmasını sağlar.
Bu teknolojilerin entegrasyonu, dolanan mühimmatları yalnızca vurucu değil; aynı zamanda keşif ve gözetleme aracı olarak da etkili kılar
Dolanan mühimmatların avantajları nelerdir?
Dolanan mühimmatlar, modern savaş doktrinlerine uygun olarak esneklik ve hız kazandıran sistemlerdir. En büyük avantajlarından biri, hedef belirleme sürecini çatışma anına bırakabilmeleridir. Bu sayede değişken savaş koşullarına adapte olabilirler. Ayrıca, sabit altyapı gerektirmemeleri ve mobil platformlardan fırlatılabilmeleri onları taktik birlikler için cazip hale getirir.
İnsan kaybını en aza indiren yapıları, özellikle düşük maliyetli operasyonel seçenek sunmalarıyla da öne çıkar. Sessiz çalışmaları, radarlara karşı düşük görünürlükleri ve sürpriz etki yaratma potansiyelleri de önemli avantajları arasında yer alır. Görev iptal veya kendini imha gibi emniyet özellikleri olan gelişmiş modeller, hata durumlarında sivil kayıpları önlemeye katkı sağlar.

Dolanan mühimmatların dezavantajları ve sınırlılıkları nelerdir?
Her silah sisteminde olduğu gibi, dolanan mühimmatların da çeşitli zayıf yönleri ve sınırlılıkları bulunmaktadır. Bunların başında tek kullanımlık olmaları gelir. Bir dolanan mühimmat, görevi tamamladıktan sonra imha olur; bu da lojistik planlamada maliyet hesabını artırır. Ayrıca çoğu modelin taşıma kapasitesi sınırlıdır; bu nedenle sadece hafif ve orta korumalı hedeflere etkili olabilirler.
Bir diğer önemli dezavantaj ise elektronik karıştırma sistemlerine karşı duyarlılıktır. GPS sinyaline bağımlı sistemler, elektronik harp ortamında hedefinden sapabilir veya işlevini tamamen yitirebilir. Otonom hedef tespiti yapan sistemlerin sivillerle askeri unsurları ayırma konusunda henüz kusursuz çalıştığı söylenemez; bu da etik ve hukuki sorunlara neden olabilir. Son olarak, hava koşullarına olan duyarlılıkları (özellikle rüzgâr ve yağmur) operasyonel başarıyı olumsuz etkileyebilir.
Dünyadaki öne çıkan dolanan mühimmat örnekleri nelerdir?
Dünya genelinde birçok ülke dolanan mühimmat teknolojisine yatırım yapmakta ve çeşitli sistemler geliştirmektedir. Aşağıda, bu alanda öne çıkan bazı önemli örnekler yer almaktadır:
Harop – İsrail
İsrail’in savunma sanayi devi IAI (Israel Aerospace Industries) tarafından geliştirilen Harop, hem keşif hem de taarruz amaçlı kullanılan gelişmiş bir dolanan mühimmattır. Özellikle düşman radarlarını bastırma ve hava savunma sistemlerini imha etme görevlerinde kullanılır. Elektro-optik ve pasif radar arayıcı başlıkla donatılmıştır. 6 saatten fazla havada kalabilir ve yaklaşık 1.000 km menzile sahiptir.

Switchblade – ABD
ABD’nin AeroVironment firması tarafından geliştirilen Switchblade ailesi, özellikle ABD ordusunun hafif piyade birimleri tarafından kullanılan taşınabilir dolanan mühimmatlardır. Switchblade 300 modeli, düşük maliyetli ve kısa menzilli taktik hedefler için idealdir. Switchblade 600 ise tank gibi daha ağır hedeflere yönelik geliştirilmiştir. Gelişmiş görüntüleme sistemleri ve operatör kontrollü saldırı yeteneğiyle sahada sıkça kullanılır.

Lancet – Rusya
ZALA Aero firması tarafından geliştirilen Lancet, Rusya’nın son yıllarda özellikle Ukrayna savaş sahasında aktif biçimde kullandığı bir dolanan mühimmat sistemidir. Elektromanyetik karıştırma ortamında çalışabilecek şekilde tasarlanmıştır. Taşıdığı harp başlığına göre çeşitli versiyonları vardır. Hem gözlem hem saldırı yapabilir ve hareketli hedefleri vurma yeteneğine sahiptir.
Warmate – Polonya
WB Group tarafından geliştirilen Warmate, özellikle sınır ötesi özel operasyonlarda kullanılmak üzere tasarlanmış hafif ve taşınabilir bir sistemdir. Fırlatma rampasından atılarak havalanır ve birkaç kilometrelik menzilde görev yapabilir. Gelişmiş elektro-optik başlığı sayesinde gündüz ve gece operasyonlarında etkilidir. NATO kuvvetleri tarafından da tercih edilen sistemler arasında yer almaktadır.
HERO Serisi – İsrail
UVision tarafından geliştirilen HERO ailesi, farklı menzil ve yük kapasitelerine sahip birçok modeli içermektedir. HERO-30, piyade birlikleri için taşınabilir çözümler sunarken, HERO-120 gibi modeller zırhlı hedeflere karşı geliştirilmiştir. Kullanım öncesi iptal imkânı, hassas hedefleme ve veri bağı ile kontrol avantajı sunar.
Bu sistemler, ülkelerin operasyonel ihtiyaçlarına göre şekillenmiştir. Kimi uzun menzilli ve stratejik hedeflere yönelik, kimisi ise taktik sahada hafif ve hızlı müdahaleler için geliştirilmiştir. Dolanan mühimmat teknolojisinin çeşitliliği, bu silah sistemlerinin savaş alanında ne kadar esnek ve kritik hâle geldiğini ortaya koymaktadır.
Lojistik açıdan dolanan mühimmat kullanımı ordulara ne kazandırır?
Dolanan mühimmat sistemleri, sadece savaş alanında sundukları teknik avantajlarla değil, aynı zamanda lojistik ve operasyonel kolaylıklarıyla da öne çıkar. Hafif yapıları, tek bir asker tarafından taşınabilmelerini sağlar ve bu da mobil birlikler için ciddi bir avantajdır. Fırlatma rampası, taşıyıcı uçak ya da büyük sistemlere ihtiyaç duymazlar; bu da onları altyapıdan bağımsız kılar.
Ayrıca bu mühimmatlar, kısa sürede sevk edilebilir, farklı coğrafyalarda kolayca konumlandırılabilir. Özellikle ani müdahale gerektiren çatışma ortamlarında hızlı konuşlandırma, görev başarısı açısından büyük fark yaratır. Geleneksel füze ve İHA sistemlerine göre çok daha düşük bakım ihtiyacı duymaları, depolama ve tedarik zincirini sadeleştirir.
Bazı modellerin sürü halinde taşınıp eş zamanlı görev yapabilmesi, küçük birliklerin bile hava üstünlüğü yaratabilmesine imkân tanır. Kısacası dolanan mühimmatlar, sadece vurucu güç değil; aynı zamanda hız, esneklik ve ekonomik avantaj da sağlar.
Türkiye'nin geliştirdiği dolanan mühimmatlar nelerdir?
Türkiye, son yıllarda savunma sanayisinde gösterdiği hızlı ilerleme doğrultusunda dolanan mühimmat alanında da dikkat çekici projelere imza atmıştır. Hem kara birliklerinin hem de özel kuvvetlerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte çeşitli dolanan mühimmat sistemleri geliştirilmiş, bu sistemler sahada aktif olarak kullanılmaya başlanmıştır. İşte öne çıkan yerli dolanan mühimmat sistemleri:
ALPAGUT – STM & ROKETSAN
STM ve Roketsan iş birliğiyle geliştirilen ALPAGUT, daha yüksek menzil, daha uzun havada kalış süresi ve farklı harp başlıklarıyla donatılabilen, çok maksatlı bir dolanan mühimmat sistemidir. 60+ km operasyon yarıçapı, 60+ dakikalık havada kalış süresi, gündüz/gece görev yapabilme kapasitesi ve farklı hedef tiplerine uygun zırh delici, parçacık etkili veya termobarik harp başlığı seçenekleriyle ön plana çıkar. EO/IR görüntüleme sistemine, karıştırmaya dirençli GNSS-navigasyon ve yapay zekâ destekli hedef tanıma sistemlerine sahiptir. Hem hava araçlarına hem kara ve deniz platformlarına entegre edilebilmekte; tekli ya da sürü halinde fırlatılabilmektedir. Özellikle düşman hava savunma sistemlerinin bastırılması ve stratejik hedeflerin vurulmasında önemli bir rol üstlenmesi beklenmektedir.
KARGU – STM
STM tarafından geliştirilen KARGU, Türkiye'nin en bilinen ve operasyonel olarak en çok kullanılan dolanan mühimmat sistemidir. Döner kanatlı yapısıyla dikey iniş-kalkış kabiliyetine sahiptir. KARGU, taşıdığı elektro-optik kameralar ve yapay zekâ destekli görüntü işleme sistemleri sayesinde hedef tanıma ve seçme işlemini otonom olarak gerçekleştirebilir. Operatör kontrolü altında çalışabileceği gibi, belirli algoritmalar çerçevesinde tamamen bağımsız şekilde de görev yapabilir. Taarruz görevlerinde, özellikle hareketli hedeflere karşı oldukça etkilidir. Sürü konseptine uygun olarak çoklu kullanım senaryoları da test edilmiştir.

ALPAGU – STM
STM’nin sabit kanatlı dolanan mühimmat çözümü olan ALPAGU, hafif yapısı sayesinde tek bir asker tarafından taşınabilir ve omuzdan atılabilir formdadır. Hedef sahaya ulaştıktan sonra havada bekleme yaparak sensörleriyle tarama yapar ve operatör komutuyla ya da otonom olarak hedefe yönelir. Düşük ağırlığına rağmen yüksek hassasiyetle çalışabilen bu sistem, özellikle sızma harekâtlarında ve dar alan operasyonlarında tercih edilmektedir. Sessiz çalışması ve radar izi bırakmayan yapısı, gizlilik gerektiren görevler için avantaj sağlar.
TOGAN – STM
TOGAN, doğrudan bir vurucu mühimmat olmamakla birlikte, dolanan mühimmatlarla birlikte görev yapabilen keşif ve gözetleme amaçlı döner kanatlı bir insansız hava sistemidir. STM tarafından geliştirilen bu sistem, KARGU ve ALPAGU ile birlikte entegre çalışabilecek şekilde tasarlanmıştır. Yüksek çözünürlüklü kameraları ve gerçek zamanlı görüntü aktarımı sayesinde hedef belirleme ve koordinat tespiti görevlerinde kullanılmaktadır. Gelecekte TOGAN'ın vurucu versiyonlarının geliştirilmesi de gündemdedir.
Kemankeş-BAYKAR
BAYKAR tarafından geliştirilen Kemankeş, Türkiye’nin dolanan mühimmat alanındaki önemli atılımlarından biridir. İlk kez 2023 yılında kamuoyuna tanıtılan bu sistem, klasik kamikaze İHA'ların ötesine geçen kabiliyetleriyle dikkat çekmektedir. Jet motoru sayesinde yaklaşık 1 saat havada kalabilen Kemankeş, hem sabit hem de hareketli hedeflere karşı etkili olacak şekilde tasarlanmıştır.
50 kilometrenin üzerindeki menzili, yüksek hassasiyetli görev bilgisayarı ve görüntü işleme teknolojisi sayesinde hedefleri tanıyabilir, takip edebilir ve gerektiğinde saldırıdan vazgeçebilir. Bu da Kemankeş’e yalnızca vurucu değil, aynı zamanda taktik kararlar alabilen bir mühimmat kimliği kazandırıyor.
2025 yılında Bayraktar AKINCI üzerinden yapılan bir testte, Kemankeş ilk kez hava hedefine karşı denendi ve havada süzülen bir hedefi başarıyla imha etti. Bu test, Kemankeş’in sadece kara hedeflerine değil, gerektiğinde hava platformlarına karşı da kullanılabileceğini ortaya koydu. Boyutları ve formu itibarıyla bir mini seyir füzesi görünümünde olan Kemankeş, düşük radar iziyle fark edilmeden görev yapabiliyor.
Baykar, Kemankeş’i resmi olarak “mini akıllı seyir füzesi” olarak tanımlıyor. Ancak sistemin tasarımı ve görev mantığı, onu aynı zamanda dolanan mühimmat özellikleri taşıyan hibrit bir platform haline getiriyor. Hedef bölgesine ulaştıktan sonra bir süre havada kalabiliyor, görüntü işleme teknolojisiyle hedef tanıma yapabiliyor ve gerektiğinde saldırıdan vazgeçebiliyor. Bu yönleriyle, klasik seyir füzelerinden farklı olarak karar alma kabiliyetine sahip bir mühimmat olarak öne çıkıyor. Dolayısıyla Kemankeş, hem teknik hem operasyonel açıdan seyir füzesi ile dolanan mühimmat arasında konumlanan yeni nesil bir silah sistemi olarak değerlendiriliyor.

DELİ – TİTRA
TİTRA Teknoloji tarafından geliştirilen DELİ, sabit kanat yapısına sahip, taşınabilir bir kamikaze İHA sistemidir. Resmî olarak "Kamikaze İHA" kategorisinde tanımlanan DELİ, dolanan mühimmatlarla benzer şekilde hedef bölgesinde havada dolaşarak uygun hedefi tespit ettiğinde üzerine dalış yaparak imha eder. 85 kilometreye kadar menzil, 75 dakikalık havada kalış süresi ve yaklaşık 3 kg harp başlığı taşıma kapasitesine sahiptir. DELİ, tam otonom görev icrası ve sürü uyumluluğu gibi özellikleriyle Türkiye’nin yerli çözümleri arasında yer almakta; dolanan mühimmat sınıfına giren kamikaze sistemler kapsamında değerlendirilir.
Türkiye'nin geliştirdiği bu sistemler, sadece iç güvenlik operasyonlarında değil; aynı zamanda ihracat pazarında da önemli bir yer edinmeye başlamıştır. Özellikle KARGU, ALPAGU ve ALPAGUT sistemleri, dost ve müttefik ülkelere ihraç edilmiş, sahada başarıyla kullanılmıştır.
Dolanan mühimmatlar uluslararası savaş hukukuna göre nasıl değerlendirilir?
Dolanan mühimmatların artan kullanımı, beraberinde ciddi hukukî ve etik tartışmaları da gündeme getirmiştir. Özellikle otonomi düzeyi yüksek olan sistemlerin karar alma süreçleri, savaş hukukunun temel ilkeleriyle ne derece uyumlu olduğu konusunda çeşitli soru işaretleri yaratmaktadır.
Uluslararası insancıl hukuk (IHL), savaş zamanlarında sivillerin korunması ve askeri operasyonların belirli kurallara göre yürütülmesini amaçlar. Bu bağlamda dolanan mühimmatların kullanımında da şu temel ilkeler esas alınmalıdır:
1. Ayrım İlkesi (Distinction)
Bu ilkeye göre, savaşan unsurlar sivillerden ve sivil hedeflerden açıkça ayırt edilmelidir. Dolanan mühimmatlar, gelişmiş sensörler ve görüntü işleme sistemleriyle düşman unsurları ayırt etme kapasitesine sahip olsa da bu yetenek henüz tamamen güvenilir kabul edilmemektedir. Hatalı hedef tanımlamaları, sivil kayıplara yol açabilir. Bu da uluslararası hukukta çok önemli olan "ayrım ilkesi"yle çelişebilir.
2. Orantılılık İlkesi (Proportionality)
Askerî bir hedefe yönelik saldırının, beklenen askerî kazançla orantılı olması gerekir. Eğer saldırı sonucu sivillere ya da çevreye verilecek zarar, hedefin stratejik değerinden fazla ise bu durum orantısız kabul edilir. Dolanan mühimmatlar, genellikle küçük çaplı harp başlıkları taşısa da özellikle kentsel alanlarda yapılacak saldırılarda bu ilkenin ihlali söz konusu olabilir.
3. Önlem Alma Yükümlülüğü (Precautions in Attack)
Askerî güçler, sivil kayıpları önlemek veya en aza indirmek için gerekli tüm tedbirleri almakla yükümlüdür. Dolanan mühimmatlar görev sırasında hedef değişikliği yapabildiği için, operatör veya sistemin kendi karar verme süreci bu tedbirlerin alınmasında belirleyici olur. Yapay zekâ destekli sistemlerde bu sorumluluğun kimde olduğu (operatör mü, geliştirici mi, devlet mi) halen tartışmalıdır.
4. Otonomi Tartışmaları
Tamamen otonom saldırı sistemlerinin savaş hukukuna uygunluğu, BM nezdinde ve farklı hukuk çevrelerinde tartışma konusudur. Dolanan mühimmatlar, genellikle "yarı otonom" kabul edilse de bazı modellerin insan müdahalesi olmadan saldırı yapabildiği bilinmektedir. Bu durum, insanın karar alma sürecinden çıkarıldığı bir savaş ortamının etik sonuçlarını gündeme getirir.
Henüz yorum yapılmamış.












