Almanya Savunma Bakanlığı, Bundeswehr’in modernizasyon sürecinde radikal bir adım atarak iki yerli tedarikçiden büyük çaplı dolanan mühimmat alımı yapacağını duyurdu.
Bu adım, sadece teknolojik bir sıçrama değil, aynı zamanda Almanya’nın silah sistemlerini entegre etme şeklinde stratejik bir değişimi temsil ediyor. Geleneksel küçük ölçekli deneme ve test yaklaşımı yerine, dolanan mühimmatlar doğrudan ön cephe birliklerine gönderilecek.

Gerçek operasyon ortamlarında toplanacak geri bildirimlere göre gelecekteki alım kararları şekillenecek. Bu sayede ya program genişletilecek ya da alternatif sistemlere yönelme kararı alınabilecek.
Bundeswehr’e göre bu sistemler oyun değiştirici
Türkiye’ye olan ziyaretiyle gündeme gelen General Carsten Breuer, bu sistemlerin savaş alanında etkinliği, hayatta kalma oranını ve karar alma hızını artırarak gerçek bir “oyun değiştirici” olduğunu vurguladı.

Bu yaklaşım, Almanya’nın savaş doktrininde çeviklik ve teknolojik üstünlüğü öne çıkarma arayışının bir parçası olarak görülüyor.
Dolanan mühimmat nedir?
Kamuoyuna “kamikaze drone” olarak da bilinen dolanan mühimmatlar, insansız hava aracı (İHA) ile güdümlü füze teknolojilerinin birleşiminden oluşuyor. Bu sistemler hedef bölgeye fırlatılıyor, ardından uzun süre havada kalabiliyor.
Üzerinde taşıdığı sensörlerle hedef arayıp tespit ediyor ve ardından hedefe dalarak patlayıcı başlığıyla imha ediyor. Tek kullanımlık olmalarına rağmen gözetleme ve saldırı kabiliyetini bir arada sunmaları sayesinde özellikle zaman açısından kritik hedefler için son derece etkili ve maliyet açısından avantajlı bir çözüm sunuyorlar.
Rheinmetall, Diehl Defence ve MBDA sahada
Alman savunma sanayii, bu sürece uzun zamandır hazırlanıyor. Rheinmetall, İsrailli UVision firmasıyla iş birliği yaparak Avrupa pazarına HERO serisi dolanan mühimmatları sunuyor. Küçük birlik operasyonları için HERO-30, daha ağır hedefler için HERO-120 modeli öne çıkıyor.
Diehl Defence ise özel kuvvetler ve piyade birlikleri için geliştirilen “Libelle” dolanan mühimmatını tanıttı. Hafifliği, düşük akustik izi ve otonom hedef angajmanı özellikleriyle Libelle, karmaşık ortamlarda hızlı konuşlanma için ideal kabul ediliyor.
MBDA Deutschland ise İsrail Havacılık Endüstrisi (IAI) ile birlikte HAROP sistemini Almanya’ya tanıtıyor. Daha büyük harp başlığına ve uzun menzile sahip olan HAROP, elektronik harp sistemlerinin bastırılması ve stratejik hedeflerin vurulması için geliştirildi.

HERO-30, yaklaşık 3 kilogram ağırlığıyla tek personel tarafından taşınabiliyor ve omuzdan ya da portatif rampadan fırlatılabiliyor. 30 dakikaya kadar havada kalabilen bu sistem, 10 ila 15 kilometre menzil içinde yer alan personel, hafif zırhlı araçlar veya elektronik ekipmanlara karşı yüksek hassasiyetle görev yapıyor. Sessiz çalışması ve düşük akustik iz bırakması sayesinde özellikle keşif timleri ve özel kuvvetler için ideal bir çözüm sunuyor.

Orta sınıf mühimmatlardan biri olan HERO-120 ise, yaklaşık 18 kilogram ağırlığı ve 4.5 kilogramlık yüksek etkili harp başlığıyla daha büyük hedeflere, özellikle zırhlı araçlara ve topçu bataryalarına karşı tasarlandı. 60 dakikaya kadar havada kalabilen HERO-120, 40 kilometreye varan menziliyle düşman hattının gerisindeki stratejik hedefleri vurabiliyor.
Gelişmiş elektro-optik ve kızılötesi sensörlerle donatılan bu sistem, gerçek zamanlı görüntü aktarımı sayesinde hedefe yönlendirme ve gerektiğinde saldırıyı iptal etme kabiliyeti sunuyor.
HERO-30’un taşınabilirliği ve hızlı konuşlandırma imkânı ile HERO-120’nin yüksek tahrip gücü ve uzun menzili, Bundeswehr’in hem hafif hem de ağır görev profillerinde sahada etkili olmasını sağlıyor.
HERO 30 ve HERO 120 Temel Özellikleri
Özellik | HERO-30 | HERO-120 |
---|---|---|
Hedef türü | Personel, hafif zırhlılar | Zırhlı araçlar, topçu sistemleri |
Harp başlığı | ~0.5 kg | ~4.5 kg |
Menzil | ~10–15 km | ~40 km |
Havada kalış | ~30 dk | ~60 dk |
Taşınabilirlik | Yüksek (tek personel taşır) | Orta (ekipman gerektirir) |
Ukrayna ve Karabağ savaşlarından alınan dersler etkili oldu
Almanya’nın bu alandaki ilgisi, son yıllarda dolanan mühimmatların sahada gösterdiği başarıdan da besleniyor. Ukrayna’da ABD’nin sağladığı Switchblade ve Türk yapımı Kargu vb. sistemleri; zırhlı araçlar, komuta merkezleri ve hava savunma sistemleri gibi hedeflere karşı etkili oldu.

2020’deki Dağlık Karabağ savaşında da Azerbaycan, İsrail yapımı Harop ve Orbiter sistemleriyle üstünlük sağladı. Bu örnekler, dolanan mühimmatların savaşta sağladığı operasyonel değeri gözler önüne serdi.
NATO’nun geleceğine mesaj: Almanya sahada daha çevik olacak
Artan küresel gerilimler karşısında Almanya’nın dolanan mühimmatlara yönelmesi sadece bir alım kararı değil, aynı zamanda NATO içinde çevik ve teknolojik açıdan hazır bir aktör olma vizyonunun göstergesidir.
Üretim gücünü kullanarak yeni nesil savaş sistemlerine yönelen Bundeswehr, geleceğin çatışmalarına uyum sağlayacak esnek ve güçlü bir yapıya geçiş yapıyor.
Kaynak: Army Recognition