ABD Başkanı Donald Trump, Oval Ofis’te yaptığı açıklamada, ülkenin en gelişmiş füze savunma sistemini içeren “Altın Kubbe” (Golden Dome) projesini kamuoyuna açıkladı. Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında konuşan Trump, Altın Kubbe’nin ABD topraklarını her türlü füze tehdidine karşı koruyacak çok katmanlı, entegre ve uzay destekli bir savunma mimarisi sunacağını belirtti.
Trump, Altın Kubbe’nin yalnızca savunma değil, aynı zamanda teknoloji, sanayi, ekonomi ve dış politika açısından da ABD için tarihi bir adım olduğunu ifade etti. Sistemin karadan, denizden ve uzaydan fırlatılabilecek tehditleri önleyebilecek kapasitede olacağını belirten Trump, hipersonik füzeler, gelişmiş seyir füzeleri, balistik füzeler ve insansız hava araçlarına karşı entegre sensör ve önleme teknolojileri kullanılacağını dile getirdi.
Altın Kubbe projesinin temel ilham kaynağının, 1980’lerde Başkan Ronald Reagan tarafından başlatılan ancak teknolojik yetersizlik nedeniyle tamamlanamayan “Stratejik Savunma Girişimi” olduğunu belirten Trump, “O zaman bu teknoloji yoktu. Şimdi biz bunu gerçekleştirecek kapasitedeyiz” dedi ve ekledi; “40 yıl önceki bu vizyonu artık nihayete erdiriyoruz”.
Proje, 27 Ocak 2025’te imzalanan bir başkanlık kararnamesiyle başlatılmıştı, İsrail’in Demir Kubbe sistemini baz alan bu yeni sistem, daha geniş kapsamlı ve gelişmiş bir proje olacak. Lockheed Martin, SpaceX, Palantir ve Anduril, RTX, Leonardo DRS gibi şirketler, projenin farklı bileşenlerinin geliştirilmesi için aday firmalar. Birçok firma Trump’ın öcülüğünde Amerika’nın korunması için üzerlerine düşeni yapmayı planladıklarını hali hazırda belirtmiş durumda.
Kanada ve NATO müttefiklerinin ilgisi
Kanada’nın projeye ilgisi olduğu ve bu yönde görüşmelerin olacağı da Trump’ın açıklamasında yer aldı. Kanada’nın sisteme katılması durumunda diğer NATO müttefiklerinin de entegrasyon sürecine dahil olabileceği belirtiliyor. Bu durumun, ABD’nin füze savunmasını yalnızca ulusal değil, küresel bir boyuta taşıyabileceği izlenimini yaratıyor.
Dev bütçeli yatırım
İlk etapta 25 milyar dolarlık bir bütçe ile başlayacak olan projenin tamamı ise yaklaşık 175 milyar dolara mal olacak. Projenin bütçesi, Senato Silahlı Hizmetler Komitesi tarafından onaylanan “Kubbe Yasası” ile güvence altına alındı. Trump, sistemin tüm parçalarının ABD’de üretileceğini belirterek, bunun savunma sanayisi ve teknoloji sektörüne önemli katkılar sağlayacağını vurguladı.
Yapay zeka destekli izleme ve müdahale
Sistem, radarlar ve yapay zeka destekli izleme teknolojileri sayesinde tehditleri gerçek zamanlı olarak takip edebilecek. Trump, düşman füzelerinin atmosfer içinde veya dışında etkisiz hale getirilebileceğini belirterek, “Düşünün, mermileri havada vurabiliyorsunuz. Bu teknoloji şimdiye kadar yapılanların çok ötesinde” dedi. Bu sistemin Amerikan topraklarına yönelik saldırı risklerini önemli ölçüde azaltacağını savunan Trump bu proje ile hem yerli üretimi hem üstün savunmayı hedefliyor.
Operasyonel yönetim General Goodline’a emanet
Projenin operasyonel yönetimi için, Uzay Kuvvetleri’nin en yüksek rütbeli komutanlarından biri olan General Goodline görevlendirildi. Trump, “Bu görev için ondan daha nitelikli bir isim yok” diyerek, projenin hızlı ve etkin şekilde ilerleyeceğini ifade etti. Altın Kubbe’nin yalnızca pasif bir savunma sistemi olmadığını vurgulayan Trump, erken uyarı ve caydırıcılık özellikleriyle aynı zamanda stratejik üstünlük sağlayacağını belirtti.
Trump’a göre , Rusya ve Çin’in hipersonik füze, çoklu savaş başlıklı balistik füze ve radar sistemlerini aşabilen seyir füzesi teknolojileri geliştiriyor ve bu nedenle Altın Kubbe’nin acil bir ihtiyaç. Projenin yalnızca bugünün değil, gelecek on yılların tehditlerine karşı da bir kalkan görevi göreceği düşünülüyor.
“Tehditler karşısında hazırlıksız kalamayız”
Trump, Altın Kubbe’nin yeni bir silahlanma yarışına neden olabileceği yönündeki eleştirilere “Bu sistem caydırıcıdır. Kullanmak zorunda kalmamayı umut ediyoruz. Ancak tehditler karşısında hazırlıksız kalamayız” şeklinde yanıt verdi. Trump, sistemin Rusya’nın uzay tabanlı silah denemeleri ve Avrupa sınırlarında artan askeri varlığı karşısında stratejik bir değer taşıdığını kaydetti. Başkan Putin’le iki buçuk saatlik bir görüşme gerçekleştirdiğini söyleyen Trump, “Durumu dikkatle izliyoruz, gerekli adımları zamanında atacağız” dedi.
