Karanlık Aydınlık

Birleşik Krallık’tan 10 yıllık savunma dönüşümü

Birleşik Krallık’ın yeni Savunma Strateji İncelemesi, NATO liderliği, dijital ordu ve milli savunma sanayisi hamlelerini kapsayan 10 yıllık bir dönüşüm sunuyor.

Birleşik Krallık, “Britanya’yı daha güvenli hale getirme” mottosuyla NATO içindeki lider rolünü pekiştirmeyi ve Avrupa güvenliğinde daha fazla sorumluluk üstlenmeyi hedefliyor. ‘NATO öncelikli’ yaklaşım doğrultusunda, nükleer caydırıcılığın güçlendirilmesi, yeni teknolojilerin orduya entegre edilmesi ve geleneksel kabiliyetlerin güncellenmesi planlanıyor.

Bu doğrultuda Birleşik Krallık, yeni bir savunma stratejisi açıkladı. 2025 Stratejik Savunma İncelemesi (Strategic Defence Review – SDR), ülkenin hem iç güvenliğini hem de dış caydırıcılığını artırmayı hedefleyen çok yönlü bir yol haritası sunuyor.

Stratejiye göre bir takım yenilikler söz konusu olacak, bunların arasında Avrupa’da hizmete girecek ilk lazer yönlendirmeli enerji silahı için yapılacak yaklaşık 1 milyar sterlinlik yatırım dikkat çekiyor.

Aynı zamanda Birleşik Krallık, mevcut 7 adet Astute sınıfı denizaltıyı 12 adet yeni nesil SSN-AUKUS ile değiştirmeyi hedefliyor.

Ayrıca, Birleşik Krallık hava kuvvetlerinin nükleer caydırıcılık kapasitesini artırmak üzere, ABD yapımı F-35A savaş uçaklarının edinilmesi ve bu uçakların B61-12 tipi taktik nükleer bombaları taşıyacak şekilde yapılandırılması planlanıyor.

F-35A tipi uçaklar, dikey iniş-kalkış özelliği olan F-35B’nin aksine daha uzun menzilli ve daha yüksek silah taşıma kapasitesine sahip. Bu adım, Birleşik Krallık’ın nükleer caydırıcılığını sadece denizaltılarla sınırlı olmaktan çıkarıp çok katmanlı hale getirmeyi hedeflediğini gösteriyor.

Savaş hazırlığı: Yeni ordu konsepti

SDR, Silahlı Kuvvetleri daha etkili ve modern bir yapıya kavuşturmayı amaçlıyor. Yeni deniz gücü konsepti; Dreadnought ve SSN-AUKUS sınıfı denizaltılarla birlikte gelişmiş savaş ve destek gemilerini, modernize edilmiş uçak gemilerini ve otonom deniz platformlarını kapsıyor.

Bu yaklaşım, geleneksel ve ileri teknoloji unsurlarını aynı yapıda birleştirerek daha esnek ve etkili bir deniz kuvveti oluşturmayı amaçlıyor, gelişmiş savaş ve destek gemilerini, dönüştürülmüş uçak gemilerini ve otonom deniz platformlarını kapsıyor.

Alınması planlanan 12 adet yeni nesil SSN-AUKUS denizaltılarının, gelişmiş gizlilik sistemleri, daha uzun menzil, artırılmış silah yükü ve otonom görev desteği gibi özelliklerle donatılacağı ve uzun süreli sualtı görevleri icra edebilecekleri belirtiliyor. Savunma Stratejisi kapsamında her 18 ayda bir yeni denizaltı üretilecek ve inşaatlar sayesinde de toplamda 30.000 kişiye istihdam sağlanacak. Aynı zamanda da eğitimli iş gücü de artmış olacak.

Deniz kuvvetlerinin yanı sıra Kara ordusunda da yenilikler olacak. Zırhlı yeteneklerin yanı sıra yapay zekâ, uzun menzilli silahlar ve kara drone sürüleriyle daha etkili bir yapı hedefleniyor. Hava kuvvetlerinde ise F-35’ler, yükseltilmiş Typhoon’lar, yeni nesil savaş uçakları ve otonom hava araçları öne çıkıyor.

Teknoloji ve inovasyon: Ukrayna’dan alınan derslerle dijital ordu

Birleşik Krallık, Ukrayna savaşından edindiği tecrübeleri, yenilikçi sistemlerle silahlı kuvvetlerine entegre etmeye hazırlanıyor. Bu kapsamda, otonom sistemlere yapılan yatırımlar iki katına çıkarılacak. 2027 itibarıyla Silahlı Kuvvetler’in dijital entegrasyonunu sağlayacak yeni Dijital Hedefleme Ağı için 1 milyar sterlin ayrıldı. Ukrayna-Rusya arasındaki savaşın gidişatının insansız, düşük maliyetli otonom saldırı araçları ile belirlenmesi bir çok ülkeyi bu alanda harcamalara yöneltmiş durumda.

Ayrıca, tüm kuvvetlerde otonom sistemlerin kullanımını hızlandırmak amacıyla yeni bir Drone Merkezi kurulacak. Bu merkez; yapay zekâ destekli karar verme, sürü algoritmaları ve çoklu platform entegrasyonu gibi ileri teknolojiler üzerine çalışacak.

Siber güvenlik alanında ise yeni kurulan CyberEM Komutanlığı ile ‘gri alan’daki günlük siber saldırılara karşı koyma amacı güdüldüğü de bu 10 yıllık savunma stratejisinde yer alıyor.

Savunma sanayisiyle büyüme motoru oluşturma hedefi

Savunma stratejisi, aynı zamanda İBirleşik Krallık ekonomisine katkı sağlayacak şekilde planlandı. 6 milyar sterlinlik mühimmat yatırımıyla ülkede en az 6 yeni fabrika kurulacak ve 1.000’den fazla kişiye istihdam sağlanacak. AUKUS programı kapsamında yürütülecek sürekli denizaltı üretimi, savunma sanayisinde sürdürülebilir bir ivme yaratmayı amaçlıyor.

Ayrıca, Birleşik Krallık merkezli şirketlere destek için 400 milyon sterlinlik bir yenilik fonu ayrıldı. Bu fon, yeni nesil radar sistemlerinden enerji silahlarına kadar uzanan bir yelpazede Ar-Ge projelerini finanse edecek. Yeni kurulacak Savunma İhracat Ofisi ise müttefik ülkelere yönelik ihracatı artırmayı ve iç piyasada büyümeyi hedefliyor.

SDR’nin ayrıca, inovasyon süreçlerini hızlandırmak amacıyla savunma tedarik sisteminde köklü reformlara gitmesi bekleniyor. Hedef, teknoloji ve sistemlerin aylar içinde kuvvetlere entegre edilebilmesi.

Toplumun tüm kesimlerini kapsayan güvenlik yaklaşımı

SDR, yalnızca askeri kapasiteyi değil, tüm toplumun savunma anlayışı içinde yer almasını öngören bütüncül bir yaklaşım sergiliyor. Bu doğrultuda, 2030 yılına kadar %30 oranında artırılması hedeflenen kadet programlarıyla gençlere yönelik askeri disiplin, liderlik ve temel savunma eğitimleri yaygınlaştırılacak. Ayrıca, gençlerin savunma ve kamu hizmetine katılımını teşvik edecek gönüllü bir “ara yıl” uygulaması başlatılacak.

Deniz Kuvvetleri, siber güvenliğin yanı sıra sualtı altyapıların korunmasında da öncü rol üstlenecek. Savunma altyapısının hukuki çerçevesini güçlendirmek amacıyla yeni bir Savunma Hazırlık Yasası çıkarılacak ve kriz dönemlerine hazırlık yasal zemine oturtulacak.

Bunun yanında, 2030 yılına kadar kurulması planlanan Birleşik Krallık Stratejik Rezervi; acil durumlar, doğal afetler ve siber tehditler karşısında sivil-asker koordinasyonunu sağlayacak profesyonel ve esnek bir yapıya sahip olacak.

Tüm bu adımlar, kapsamlı bir istişare sürecinin ürünü olarak ortaya kondu. SDR süreci boyunca 8.000 kamuoyu geri bildirimi toplandı, 1.700 bireysel ve kurumsal öneri değerlendirildi, 200’den fazla sanayi kuruluşu katkı sundu.

Küresel güvenlikte Birleşik Krallık’ın konumu

Birleşik Krallık yeni stratejisi ile NATO içinde lider bir teknoloji sağlayıcısı ve askeri yetenek üreticisi olarak öne çıkmak istiyor.

Özellikle Kuzey Atlantik bölgesinde denizaltı kabiliyetlerinin artırılması ve dijital harp teknolojilerinde öncü rol üstlenilmesi, Birleşik Krallık’ın uluslararası askeri angajmanını derinleştirecek. Bu yönüyle Birleşik Krallık, klasik kuvvet yapısından dijital-otonom harp ekosistemine geçişte Avrupa’daki örnek model olmayı hedefliyor.

Birleşik Krallık’ın 2025 Stratejik Savunma İncelemesi, Soğuk Savaş döneminden bu güne gelinen noktada hızlı ve etkili güçlendirici hedefler koyuyor. Böylelikle dijitalleşmeden toplumsal katılıma kadar uzanan geniş bir yelpazede, ülkenin güvenliğini yeniden tanımlayarak bir dönüşüm başlatılıyor.

Kaynak: LBC, UK Defence Journal, Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı

Yorum yaz Yorum yaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Haber

Batı, Filistin devletini tanımayı şartlara bağladı iddiası

Sonraki Haber

Rusya: Ukrayna, binlerce askerin cenazesini teslim almadı